Saldırıya sert kınama!
Kırıkkale Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Serkan Tunçbilek bir basın açıklaması yaparak, Mescid’i Aksa’ya yapılan saldırıyı kınadı.
Gözlerini iyice karartmışlardır
Tunçbilek yaptığı açıklamada, “Kırıkkale Ülkü Ocakları’nın katil İsrail’in ilk Mescidimiz Mescid-i Aksa’yı İşgal Etmesine Karşın Evet, bir Hazreti Ömer, bir Selahaddin Eyyubi, bir Yavuz Sultan Selim, bir Ulu Hakan Abdülhamid Han, bir Atatürk, bir Türkeş artık dünyada değiller ancak biz onların torunları, evlatları, öğrencileri olarak buradayız ve haykırıyoruz. Müslümanların ilk kıblegahı olan Mescid-i Aksa, İslam dünyasının içinde bulunduğu kargaşa ortamından istifade edilerek Katil İsrail tarafından işgal edilmekle kalmamış 1967`den bu yana ilk defa tamamen ibadete kapatılmıştır. Mescid-i Aksa`yı yok ederek kendi batıl inançları doğrultusunda kutsal tapınaklarını inşa etmeyi en önemli gayeleri olarak gören işgalci Siyonistler, Mescid-i Aksa`nın sahipsiz kaldığını zannederek gözlerini iyice karartmışlardır.
Yerleştirme çabaları vardır
Nihai hedefleri Filistin`i işgal ve Müslümanları bölgeden çıkarmak olan İsrail, öncelikli hedef olarak Mescid-i Aksa`nın işgalini planlamıştır ve yıllardır sistematik bir şekilde devam eden uyutma seanslarıyla Müslümanları uyutmuştur. İslam toplumlarının şu an başında bulunan yöneticiler Siyonistlerle işbirliği içerisindedir. Siyonistlerin projelerinin Eşbaşkanları iş başındadır. İslam toplumlarının başında bulunan gafil yöneticiler İslam toplumlarının gerçeği görmesini engellemekte, gerekli tepkinin ortaya çıkmasına müdahale etmektedirler. Mescid-i Aksa sevdalısı bir avuç müminin dirençleri ise bunca kargaşanın içinde duyulmamaktadır. Mescid-i Aksa`nın işgalinin gerekçelerinden biri de buranın Müslümanların kutsal mekanı olmadığı algısını yerleştirme çabaları vardır.
Müslümanlar için bir mecburiyettir
Bu siyonistçe çabayı desteklemek için de öncelikli olarak Mescid-i Aksa`nın etrafını Yahudi yerleşimcileri yerleştirerek kuşatmışlar ardından da bölgeyi Müslümanlardan arındırma çalışmasına girişmişlerdir Mescid-i Aksanın içini Müslümanlardan, temelini de topraktan ayırmak suretiyle ilk kıblegahımızı yıkmayı amaçlamaktadırlar. Azılı Siyonist liderlerin gösterdiği hedefler doğrultusunda şimdi de Mescid-i Aksa tamamen ibadete kapatılmıştır. Başlatılan bu uygulama Müslümanların tepkisizliği karşısında kalıcı hale gelecektir. Müslümanları uyutan işgalci Siyonistler Mescid-i Aksa`yı yakma girişiminde de bulunmuşlardır. Bir avuç inanmış Müslümanın direncinden daha fazlasına ihtiyaç vardır. Müslümanlar şuurlu tepkiler verdiği zaman iliklerine kadar titreyen Siyonist İsrail militanları, şimdilerde ilk kıblegahımızda başıboş bir halde cirit atmaktadırlar. Kudüs davası işbirlikçilikle, siyonistlerle iyi ilişkiler kurmakla ve onlarla aynı masaya oturmakla savunulamaz ve Mescid-i Aksa bu yolla kurtarılamaz. İlk kıblegahımız olan Mescid-i Aksa`yı savunmak bütün Müslümanlar için bir mecburiyettir.
Yeni bir dünya kuracağız
Filistin`le İsrail aynı cümlede bile bir araya gelemez. İşgalci ve Bebek katili İsrail`in bu topraklardan temizlenmesi gerekiyor. Bu iradeyi ortaya koyabilecek bir sese bir güce ihtiyaç var. `Kudüs, bize Şarkın En Sevgili Sultanı Selahattin Eyyübi`nin emaneti ve tapusu Cennet Mekan ll. Abdulhamit Han da olan bir İslam mirasıdır` diyen Başbakan Davutoğlu`na ve her defasında `Kalbimin yarısı Mekke`dir, yarısı da Medine; üstünü bir tül gibi Kudüs örter` dizelerini gür bir sesle okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan`a sesleniyoruz. Neredesiniz? Aksa işgal altında, neden susuyorsunuz? Nasıl görmezden geliyorsunuz? Edebiyatı bırakın. İşin gereğini yerine getirin. İsrail`le olan gizli, açık bütün ilişkilerinizi sonlandırın.
Türk-İslam Birliği
Aksa`nın yeniden ibadete açılması ve Gazze`nin, Kudüs`ün yani Filistin`in her türlü tehditten, işgalden arındırılması için İslam ülkeleri ile işbirliği yapıp Filistin Barış gücünü oluşturun. Bunları yapmadığınız müddetçe, yapılan her türlü saldırıdan mesul olduğunuzu unutmayın. Evet, bir Hazreti Ömer, bir Selahaddin Eyyubi, bir Yavuz Sultan Selim, bir Ulu Hakan Abdülhamid Han, bir Atatürk, bir Türkeş artık dünyada değiller ancak biz onların torunları, evlatları, öğrencileri olarak buradayız ve haykırıyoruz. Mescîd-i aksa yolunun yolcuları her daim ilk kıblegahına sahip çıkacaktır. Mescid-i aksa tarihimizin ve inancımızın bize emanetidir. Emanetimize sahip çıkmak için bütün gücümüzle çalışacak Türk-İslam Birliğini tesis ederek hak ve adalet merkezli yeni bir dünya kuracağız.
