Anadolu Gençlik Derneği, Fransa meclisinin almış olduğu karara tepki gösterdi ve tepki açıklamasında bulundu. Açıklamada Türk Milletinin özünde zulüm olmadığı belirtildi.
Tepki Açıklaması
İşte o açıklama: “Anadolu Gençlik Derneği olarak ülkemizi soykırımla suçlayanları ve bunların destekçilerini şiddetle kınıyoruz. Bu millet her yıl temcit pilavı gibi önüne konulan sözde soykırım yalanlarından bıkmıştır. Hiçbir ülkenin tarihimizi tahrif etmeye hakkı yoktur. Kimse olmamış bir hadiseyi olmuş gibi göstererek asırlardır insanlığa huzur ve saadet getiren bu milletin evlatlarını töhmet altında bırakmasın. Mensubu olduğumuz medeniyetin lugatında soykırıma yer yoktur. Bizler 72 milleti bağrımızda barındıran ve dünyanın dört bir tarafına medeniyet götürmüş bir milletin evlatlarıyız. Tarih boyunca hiçbir millete ırkından, dininden, kökeninden dolayı soykırım yapmış millet değiliz.
Kurtuluş Savaşı
Fransa’yı kendi tarihi ile yüzleşmeye davet ediyoruz. Sömürgeci bir geçmişi olan Fransa’nın Türkiye’ye tarihle yüzleşme konusunda ders vermeye hakkı yoktur, haddi ne de değildir. Soykırım iddiasında bulunan ve bu konuda Türkiye’yi uluslar arası her platformda mahkum etmeye çalışan Fransa önce kendi tarih ve geçmişi ile yüzleşmelidir. İnsanlığa hesap vermesi gereken bir devlet varsa o da Fransa’nın kendisidir. Bakınız bizler Kurtuluş Savaş’ın da Gazi Antep, Şanlı Urfa, Kahramanmaraş’ta bağımsızlık mücadelesini Fransa’ya karşı verdik.
Girmek İstediğimiz Ab
Tarihi kaynaklara göre 1945 ila 1963 yılları arasında bağımsızlık mücadelesi veren bir buçuk milyon Cezayirlinin hunharca katledilmesinden sorumlu tutulan Fransa bu gün kalkmış Türkiye’yi soykırımla itham ediyor. Fransa önce işlediği cinayetlerin hesabını vermelidir. Hükümet yetkilileri bu kararın çıkmasının arkasında Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin Cumhurbaşkanlığı seçimini tekrar elde edebilmek adına seçim yatırımı yaptığını iddia etmektedir. Hiçbir sebep bir ülkenin onuruna dil uzatmayı haklı gösteremez. Bu karar senelerdir girmek için vermediğimiz taviz kalmayan AB üyesi önemli bir ülkenin meclisinde alınmıştır.
D-8’in Ehemmiyeti
Türkiye tavizkar bir tutum içerisine girdiği sürece bu baskı ve siyasi oyunlar artmaya devam edecektir. Bu karar AB ile olan ilişkilerimizi yeniden gözden geçirmemiz gerektiğini ortaya çıkarmıştır. Türkiye’nin saygın dış politika anlayışına batıya payanda olarak değil, İslam ülkeleri ile işbirliği ile sahip olacaktır. Refah Yol hükümeti döneminde Milli Görüş Lideri Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan tarafından temelleri atılan D-8’in ehemmiyeti bir kez daha ortaya çıkmıştır.”