Tarih: 13.01.2018 10:26

Alaattin Çakıcı´dan Açıklama:

Facebook Twitter Linked-in

?Bir gün bir yiğit kapınızı çalabilir?

Mektubun akıbeti soruldu!

Kırıkkale Keskin T tipi Cezaevinde yatmakta olan Alaattin Çakıcı Türkiye gündemiyle ilgili kamuoyu açıklaması yaptı ?Bir gün bir yiğit kapınızı çalabilir? dedi.  Çakıcı´nın avukatları ise Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde açıklamada bulunarak Cumhurbaşkanlığı makamına gönderilen mektubun akıbetini sordular.

MEKTUP AÇIKLAMASI

Keskin T Tipi Cezaevinde kalmakta olan Alattin Çakıcı, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Çakıcı Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi´ne tedavi olmak amacıyla geldi. Avukatları ise bir süre önce Cumhurbaşkanlığı makamına gönderilen mektubun akıbetini sordu. Çakıcı´nın mektupla ilgili açıklamasını okuyan avukatları, APS ile gönderilen mektubun yerine ulaşıp ulaşmadığına dair bir bilgi alamadıklarını, Cezaevi birinci müdürünün bununla alakalı olabileceğini söylendi. Çakıcı, bu konuyla ilgili olarak mektubun içeriğiyle ilgili herhangi bir değişiklik olması halinde bunun idarecilerden kaynaklanacağına dikkat çekti.

GÜNDEM AÇIKLAMASI

Çakıcı´nın açıklaması şöyle: ?Küreselleşen dünyayı yönlendiren siyonizm ve onların güdümünde olan büyük kartelleri yöneten üst aklın İslam coğrafyasının kan gölüne çevirip son 30 yıldır İslam coğrafyasında kitleler halinde katliamlarına devam etmektedirler.

Az gelimiş ülkeleri de yer altı kaynaklarını sömürerek ölümün bir türü olan açlık, sefalet ve iç karışıklıklara neden olduğunu hür dünya denen bu kapitalist sistem gelişmiş olan teknoloji iletişim araçlarıyla görsel ve yazılı basında izlerken hala insan hakları, demokrasiden hukukun üstünlüğü din ve vicdan hürriyetinden utanmadan bunları savunurken duygularını yitirmiş Rabbimin yarattığı değil insan hiçbir hayvan türüyle de kıyaslanamayacak kadar içi boş ruhunu şeytana teslim etmiş duyguları bir şeytandan farksız olan bu devletlerin halkları da Hollywood filmlerinin duygusal senaryolarıyla etkileyerek içi boş sözde duygusallıktan ileriye gitmeyen ülkelerin çıkarları söz konusu olduğu zaman devletlerini yöneten yönetici ve bürokratlardan hiçbir farkı olmayan bedenlerinin içerisinde bir canavar ruhu taşıdığı bilinmektedir. İyi bir gözlem ve kişilikleri analiz edildiğinde aynı boyutları olan bir elmanın yarısı gibiler.

Bu küresel güçteki devletler dünyayı kaosa çevirdiği gibi kendi insanlarını da yukarıda bahsettiğim Hollywood filmlerinin senaryolarıyla etkileyerek kendi insanlarını da ruhsal dünyalarında erdem, sevgi, aile bağlarını da yok ederek bir robot toplumu oluşturmuşlardır.

Ne yazık ki 1945´den sonrası çok partili adı demokrasiye ilk adım olan bu süreci bugüne kadar devletimizin İslam´ın son kalesi olduğunu bilen bu haçlı zihniyet komünizme karşı stratejik ortaklık adı altında 70 yıldır ülkemizin altını oyarak yavaş yava bu 70 yıllık süreç içerisinde bazı politikacılara devletin her biriminde adı parçala yok et virüsünü 70 yılda olgunlaştırarak bu 70 yıl dahi edildik.1960,12 mart, 12 eylül,  28 şubat sürecindeki ülkemize müdahale etmelerini baş aktör olan Birleşik Devletler, Avrupa Birliği her ikisinin de üst aklı olan siyonizm teşkilatını yönlendirmesiyle amaçları İslam´ın son kalesi olan Laik Müslüman Türkiye Cumhuriyeti´ni parçala yok et mantığını 15 Temmuz´da gerçekleştirmek istediler.

Silahlı güçleriyle değil devlet kurumlarına 70 yıldır yerleştirdikleri yerli vatan hainlerini kullanarak Suriye, Irak, İran, Türkiye bu üçgen içerisinde terörist gri kökeni Kürt olan ve Avrupa Birliği´ne teslim olan bu dört devlette yaşayan müslümanlığı kabul etmeyen vatanlarına hainlik yapan zerdüşt inançlı bölücüleri kullanarak güney sınırlarımızda yıllardır birlikte bu kirli savaşı piyonlarıyla birlikte planlayan ABD ve müttefikleri 15 Temmuz´da başaramayarak hala öyle bir virüs enjekte etmişler ki 15 Temmuz´dan bugüne kadar ülkemizdeki gündemi değiştirmek isterken güney sınırlarımızda komşumuz İran´da fitnelerine devam etmektedirler. İşin acı tarafı Türkiye´deki piyonları ve kendilerine bağlı siyasetçilerin fitnelikleri yine batı güdümlü devam ederken Türkiye´nin gerçek sorunu olan yurt içindeki terörle mücadeleyi güney sınırlarımızdaki devletimizin bekasını yüzde yüz alakadar eden sorunlarımızın iç politikada unutturmak isteyen küresel üst akıl bu piyonlardan ülkemizi bu süreçte enerjisini iç politikada amaçları yok etmek isterken ortadoğuda ve İslam dünyasında katliamlara devam eden sözde Ehli Kitap olan Allah´dan ve vicdandan uzak olan kitaplarının ilahi mesajlarını boşaltan yarı ütopik emperyalist felsefeden ileriye gitmeyen bir pagan inancından hiçbir farkı olmayan bu inanç sisteminden içi boşaltılmış süslü mantığın kabul etmediği ütopik bir felsefeden farkı olmayan bu inanç sisteminden ne kendi toplumlarını kullanarak mazlum milletleri katleden bu kapitalist zihniyetten ne beklenir ?

İşte bu zihniyetin uşaklarına hizmet eden yazarı, çizeri, politikacısı bunlara bunlara doğruyu gösteren bile Karadeniz´de bir söz var ?Sokma akıl yedi adım gider? Doğruları aklında tutamaz 7 adım sonra beyinlerinin zerresi bu şeytanlara ait olanlar vatan haini değil de nedirler ?

Bu süreçte iktidar partisinin içerisindeki müslümanım deyip yeni bir Amerika´nın oluşumu için kişiye zarar vermek isterken batının isteklerine ve büyük şeytana hizmet etmektedirler. İnsan yol arkadaşlarıyla yollarını ayırabilir fitne ve provakatiflik yapmamak kaydıyla. Onlara sorarım Aziz topraklarımızın bir zerresinde dahi acaba neslinin kanı akmış mıdır ? Eğer akmışsa toprağın altındaki ceddinden utanmıyorlar mı ?

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürkçüyüm diyen bir partinin Atatürk´ü maske yaparak milletine hainlik yaparken Atatürk´ün 10. yıldaki nutkunu demek ki hiç dinlememişler. O butuk süreci içerisinde dikkat ederlerse Atatürk´ün ağzından çıkan cümlelerin nutku boyunca 32 kez Türk milleti demiştir. Cumhuriyetin 10.yıl nutkunu unutan bu gafillerden Türk Milletin faydası ne olabilir. Yeni kurulan bir partinin gençlik kollarından bazı yöneticilerinin milliyetçiliğinden asla şüphe edilmemeli fakat içlerinde bazıları mevcut iktidara yüklenirken bu sert muhalefet yapmak devlet bekası söz konusu iken adını Kayı sancağından alan madem tarihine sahip çıkıyor bu hiddet bu öfke nedendir?

Vatan bir gül bahçesi gibidir. Gül bahçesinde ilahi bir sistem içinde topraktan çıkan tohum zaman, su, güneş bahçeye sahip çıkan emek veren bir bahçıvanın da hep birlikte uyum içindeki sürecinde bir maestro görevi yapan bülbül ve sesi gül bahçesinin vazgeçilmezidir.

Devlet nizamı halkıyla birlikte bülbülün sesinin nağmeleri içerisinde mutlu bir uyum içerisinde yaşamlarına devam ederler. Ne yazık ki devletin bahçesine talip olan özü vatan sevgisiyle temel kitlesinden şüphe duyulmayan bu bahçenin gülü yerine devlet bahçesinin ahengini bozan karga sesli okyanus ötesinden aldığı talimatla devletin bahçesinin güllerine dallarına yapraklarına zarar verme hakkını sana kim veriyor ? Ölçü vatansa şan şöhret para her türlü ikbal bir vatansever için en erdemli davranıştır. Elinin tersiyle itip fitneliğe yol açmadan aklını başına alıp bermuda şeytan üçgeninin bir ayağı AKP´nin içindeki hizipler diğer ayağı CHP´nin içindeki sahte Atatürkçüler diğer bir ayağı da temeli milliyetçi olan onkarga sesli hiç mi vatanınızı sevmiyorsunuz ? Ben hiçbir partiye mensup değilim müslümanım Türk´üm ama ırkçı değilim ülkücüyüm devletimizin bir neferiyim. Bu doğruları yazdığım için ne Ak Parti yalakasıyım ne de bir liderin emir eriyim.

Seçim vakti her parti için diğer partinin yanlışları varsa seçim evresinde ahlaki kurallar içerisinde kimin kirli çamaşırları varsa aziz milletimizin önünde deşifre etmek milletimizin huzurunda döktüğünüz çamaşırlar doğruysa rezil etmek de hakkınızdır.

Eskiden devlete HDP zarar veriyordu sizler devlet bekası söz konusu olduğu bu süreçte HDP adına devlete saldırmaktasınız. HDP´liler de bir kenarda durarak sizleri seyrediyor.

Vazgeçin HDP ile batının ve Abd´nin potası içerisinde olmak vatana ihanet değil de nedir ?

Bu bermuda şeytan üçgeni içerisindeki kurumları içerisinde mutlaka dinine bağlı milliyetperver gerçek Atatürkçü milletini sevenler baş fitne olan liderinizin yamakları dışındakilere hiçbir lafım yoktur. Lütfen sizler bu kirli oyunun içerisinde olmayınız. Seçim zamanı millet iradesiyle seçimi kazanırsanız bu millet size batıya bağlı olmadığınız sürece saygı duyar. Mevcut iktidarın içinde kim yasaları ihlal etmişse Türk adaletinin önünde millet adına hesap sormak doğal hakkınızdır.

Bugün devletimizin bekası söz konusu iken batı ağzıyla konuşmak ülkemizin enerjisini boş laflarla meşgul etmek batıya uşaklık yapmaktan başka bir şey değildir.

Siz ülkemizde gündemi batı kaynaklı değiştirmek isterken yurt içinde terörle mücadeleyi rafa kaldırıp birinci derecede beka söz konusu olan güney sınırlarımızdaki tehlikeyi deep freezede mi dondurdunuz ? Lütfen aklınızı başınıza alınız.

Bu bermuda şeytan üçgeninin tepesinde olan o sivri uçlu alttaki çizginin sağ ucu ve sol ucu unutmayınız herkes ölümlüdür. Dünyada baki kalacağınızı mı zannediyorsunuz? Kapınızı bir gün bir yiğit çalabilir. Bu toplumun içinden çıkmış yiğitlerle burun buruna kalabilirsiniz. Sonra demeyin ki bize bunları biri hatırlatmamıştı.

Şu andaki süreç birlik beraberliği gerektirirken seçimlerden evvel yapılan her türlü provokatörlük ihanettir.

Aziz Türk Milleti´ne gönülden Türkiye Cumhuriyeti´ne bağlı her etnik mozaiğe saygılarımla.?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —