Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı A.Yücel Karabacak eşit işe eşit ücret düzenlemesiyle ilgili basın açıklaması yaptı. Hükümetin kamudaki ücret dengesizliğini ortadan kaldırmak için çıkardığı 666 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ücret adaletini tam olarak sağlamadığı öne süren Karabacak, aynı zamanda yeni adaletsizlikleri de beraberinde getirdiğini söyledi
Açıklama Yaptı
Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı A.Yücel Karabacak, açıklamasını şunları söyledi: “Aynı unvan ve aynı kadroda olanların farklı ücret almasının önüne geçilmesi için getirilen yeni düzenlemede; öğretmenlerin, profesörlerin, doçentlerin, yardımcı doçentlerin, araştırma görevlilerinin ek ödemelerinde hiçbir artış olmazken, üst düzey yöneticilerin ek ödemelerinde hatırı sayılır artış yapılmıştır. Düşük maaş alan memurlarla yüksek maaş alanlar arasındaki fark daha da artarak 5,8 kata çıkarılmış, kamudaki ücret uçurumu daha da derinleştirilmiştir. Bugün öğretmenlerin maaşı kamudaki en düşük ücret seviyelerinden biri haline gelmiştir. Bu vefasızlığı gelecek nesilleri yetiştiren ve bu ülkenin kilometre taşı olan öğretmenler asla unutmayacaktır. Öğretmen ve akademisyen maaşlarına bugüne kadar iyileştirme yapmayanlar, bu meslek grubunu görmezden gelenler büyük vebal altına girmektedir.
Son Verilmeli
Özlük haklarının düzeltilmesi gereken öğretmenlerimizin ve akademisyenlerimizin bu şekilde mağdur edilmesi ülkemizin tarihine kara bir leke olarak düşmüştür. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, eşit işe eşit ücret düzenlemesinde yapılan haksızlığın düzeltilmesi yerine, tüm gider kalemlerindeki ezici artışları görmezden gelerek, öğretmenlerin 9 yılda gerçekleşen maaş artışını bir başarı gibi sunmaktır. Bu durum büyük bir talihsizliktir ve siyaset etiği ile bağdaşmayan bir davranıştır. Türk Eğitim-Sen olarak hak ettiğini almaktan başka bir talebi olmayan bu insanlara reva görülen muameleyi kınıyoruz. Adalet diye haykırarak, adaletsizliklere imza atanların, birbiriyle çelişen uygulamaları hayata geçirenlerin, ayrımcı politikalarla çalışanlar arasında barış ve huzuru bozanların artık tüm bunlara bir son vermesini istiyoruz.”