Karabacak açıklamayı eleştirdi
Türk Eğitim-Sen Kırıkkale Şube Başkanı Yücel Karabacak, 11 Aralık’ta Kırıkkale Üniversitesi Veteriner Fakültesinde ortaya çıkan kuduz vakasıyla ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmalarının ardından Veteriner Fakültesi Dekanı Şevket Arıkan’ın yaptığı açıklamanın olaydan daha içler acısı bir hal olduğunu ve suç duyurusunun ana temasının meydana gelen kuduz vakasında üniversite ve fakülte idarecilerinin gerekli tedbirleri almadığını açıkladı.
Basın açıklaması yapıldı
Karabacak konu hakkında “Kırıkkale kamuoyunun yanlış bilgilerle üstünkörü geçişlerle bilgi kirliliğine uğranmaması; yanlış anlaşılmaya mahal vermemek için ikinci bir basın toplantısı yapmayı yönetimimiz ve hukuk birimimiz uygun bulmuştur” dedi. Karabacak “Kırıkkale Üniversite Veteriner Fakültesi Dekanı 17 Aralık 2014 tarihindeki demecinde; “olayın, bizim kamuoyuyla paylaştığımız gibi cereyan ettiğini belirttikten sonra, fakültemizde her türlü güvenlik tedbiri alınmış olup; hasta hayvandan alınan örnek teşhis amacıyla İl Tarım Müdürlüğü yetkililerine teslim edilmiştir. Hasta hayvanın geriye kalan kadavrası yönetmelikte belirtilen usul gereğince bertaraf edilmiş ve hayvanın temas ettiği alanlar dezenfekte edilmiştir” demektedir” dedi.
Vakaya rastlanmıştır
Karabacak, “Konunun 6 ay sonra kamuoyuna açıklanması manidardır” beyanında bulunarak olaydan bihaber olduğunu bu beyanatla perçinlemektedir. Çünkü sendikamız olayla ilgili bilgi ve belgelere ulaşınca işin doğruluğunu teyit etmek amacıyla bilgi edinme yasası çerçevesinde Kırıkkale Üniversitesi Rektörlüğüne bir yazı yazmış, iki aya yaklaşan bir zamana rağmen herhangi bir cevap alamadığından konu ile ilgili belge ve bilgilerle Cumhuriyet Savcılığına intikal ettirilmiştir. Ayrıca Kuduz hastalığı Zoonoz bir hastalık olduğu için süre 6 ay ile kısıtlanamayacağı gibi 12 ay sürebildiği ve hatta Hindistan da 25 yıl sonra tekrar çıkış yapan Kuduz vakasına rastlanmıştır” diye konuştu.
Hangi tedbirler alındı?
Yücel Karabacak, şunları söyledi: “Kamuoyu yararı olduğuna inandığımız ve Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduğumuz bu vaka ile ilgili olarak siz basın mensupları vasıtasıyla Kırıkkale Üniversitesine ve Veteriner Fakülteleri idarecilerine şu soruları cevaplandırılmak şartıyla sormak istiyoruz. 1.İhbarı mecbur olan bir hastalık kuduz, vakası meydana geldiğinde (kafa kesme işlemi) tahmini yılda 2-3 bin arasında hastanın geçiş yaptığı bir yer olan klinikte mi? Yoksa işin asıl yapılması gereken patoloji bölümünde mi yapılmıştır? 2.Günlük yüzlerce kişinin (hayvan sahibinin ) gelip gittiği, öğretim üyelerinizin çalıştığı, öğrencilerinizin pratik yapmak amacıyla bulunduğu; teknisyenlerinizin ve idari memurlarınızın görev alanı olan kliniklerde hayvanın başının kesilmesinden sonra hangi idari ve sağlık önlemleri alınmıştır? Sayın Dekan beyanatında konu ile ilgili olarak idare-i maslahat cinsinden yönetmelik gereği bütün tedbirler alınmıştır demektedir. Sayın Dekana soruyoruz: Yönetmeliğin amir emri olan hangi idari ve sağlık tedbirleri alınmıştır? Alınmış ise belgelerin kamuoyuyla paylaşılmasını istiyoruz.
Neden karantina olmadı?
“3. Söz konusu olayın öğrenilmesi ile birlikte öğretim üyelerine, ematinizde olan öğrencilere ve görevli personele hangi yazılı uyarı yapıldı? Yapıldıysa yapılan uyarının belgesini kamuoyuyla paylaşılmasını bekliyoruz. 4.Kuduz hastalığı İl Tarım Müdürlüğünce yönetiminize bildirildikten sonra yönetici olarak yönetmelik hükümleri gereğince neden karantina tedbirleri almadınız veya aldırmadınız? Karantina tedbiri almak İl Tarım Müdürlüğünün mü görevidir yoksa fakültenizin mi? Bu konuda bizi aydınlatabilirimsiniz eğer ki sorumlu il Tarım, Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğü ise, o kurumumuz hakkında da ek dilekçe ile dava açmayı düşünmekteyiz.5. İl Tarım Müdürlüğünün laboratuara teşhis için gönderdiği marazi maddenin kuduz olduğunun tespit edilmesi üzerine Dekanlılığınıza konuyu ne şekilde bildirdi? Yazılımı, sözlümü? Yazılı ise belgesini kamuoyuyla paylaşacak mısınız?
2 yıl muhafaza edilmeli
6. Tahmini yılda 2-3 bin kişinin geçiş yaptığı kliniklerde gerekli önlemleri aldığınızı ifade ediyorsunuz. Bu önlemler içinde klinik görevlilerine ( öğretim üyesi-çalışan- öğrenci-hayvan sahipleri) kuduz aşısı yapılması için İl Sağlık Müdürlüğüne bildirimde bulundunuz mu? Bulundu iseniz belgesini kamuoyuyla paylaşmanızı bekliyoruz? Bu sorumuzun karşılığı olarak Mayıs 2013’te BUGÜN gazetesine 71 kişiye tedbir amaçlı kuduz aşısı yapıldı haberini göstermeyeceğinizi umuyoruz. 7. Sayın Dekan verdiğiniz beyanda; “geriye kalan kadavra yönetmelik usule uygun olarak bertaraf edildi” demektesiniz. 5199 sayılı yasanın uygulama yönetmeliğinin 2. bölüm 34/3. maddesinde ölen hayvanların bertaraf’ı alt başlığında” ölen veya öldürülen hayvanlar için, öldürme işiyle ilgili yerel yönetimler tarafından bir tutanakla tespit yapılarak bilgi ve belgeler kurum düzeyinde en az iki yıl muhafaza edilir)” denilmektedir. Beyanatınızı doğru sayarak size şu soruyu sormamız gerekiyor: “kadavrayı yerel yönetimlerin tuttuğu tutanakla mı bertaraf ettiniz? Ettiyseniz belgeyi muhafaza ediyor musunuz?
Böyle mi sahip çıkılıyor?
“8. Kamuoyunu yanılgıdan kurtarmak adına size şu soruyu da yöneltmek durumundayız! Yıllardır Veteriner Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi adı altında hizmet veriyorsunuz, hastane olarak ruhsatınız var mı? Poliklinik veya klinik ruhsatına sahip misiniz? Bu konuda Kırıkkale kamuoyunu belgelerinizle bilgilendirebilirimsiniz? Bu soruları sizlerin ışığınızın altında saygıdeğer üniversite idarecilerine ve veteriner fakültemizin kıymetli dekanına yöneltmek istiyoruz. Türk Eğitim- Sen Kırıkkale Şube Başkanlığımızca somut delillerle Kırıkkale Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduğumuz hepinizin malumudur. Amacımız asla Üniversitemizi, Veteriner Fakültemizin isminin kuduz vakasıyla anılmasını sağlamak değildir. Amacımız Veteriner Fakültesinde Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen kuduz vakası ile fakülte yönetiminin ihmal ve kusurlu olduklarını hukuk önünde ispat etmektir. Tek bir insanın hayatının dahi ehemmiyetli olduğunu söyleyenlere şöyle seslenmek istiyoruz. Veteriner Fakültesi kliniklerinden görev yapan akademik ve idari personelin, kliniklere hasta muayenesi için gelen halkımızın ve daha önemlisi sizlere emanet edilen öğrencilerin hayatlarını nasıl tehlikeye atarsınız? Vicdanlarınız temiz midir.? Ulusal çapta artan kuduz vakalarında bu ve buna benzer ihmallerin etkisi var mıdır?”