MHP MYK üyesi Av. Öztürk Kanal B’de açıkladı
“Milletimiz bunları iyi düşünsün”
MHP MYK Üyesi hemşehrimiz Avukat Halil Öztürk, Kanal B televizyonunda Güncel isimli programda yüce divan oylaması, siyasi gelişmeler, hukukta yaşanan durumlar konusunda önemli açıklamalarda bulundu.
İdeallerini teslim etmişler
Oylamanın yapıldığı saatlerde açıklamalar yapan MHP MYK Üyesi Avukat Halil Öztürk, durumu ve gelinen noktayı değerlendirdi. Öztürk, “Meclis’te Yüce Divan görüşmeleri konusunda açıklamada bulunan Öztürk, “Vicdanlı, insaflı AKP’lilerin oy kullanmasını bekliyoruz tabii. Ancak biz farklı bir şey beklemiyoruz. Sürpriz zor. Milletvekilleri tarih ve millet huzurunda önemli bir sınav veriyor. Gazi Meclis’te ya hırsızlık kazanacak ya da millet. Bizler şarlatan Rıza Sarraf kazanmasın, millet kazansın diye düşündük hep. Dürüstlükten bahseden sayın Başbakan, milyon dolarlık paraların talan edildiği oylamanın zamanında sesi çıkmıyor. Önemli bir günde kendisine yurt dışı görev yazıyor. Cumhurbaşkanı milletvekilleri ve kabineyi kaçak sarayda topladı ve onlara oylama konusunda talimatlar verdi. Vekiller gizli olsa bile oylamaya adeta mevcutlu gidiyorlar. Kendilerine verilen pulu göstermeleri istenmiş. Vekil olamayız endişesiyle, tekrar aday olmak ve seçilmek gayesiyle tamamen ideallerini teslim etmişler diye düşünüyorum” dedi.
Bu işin peşini bırakmayacağız
Öztürk, sonuç ne olursa olsun MHP’nin bu işin peşini bırakmayacağını belirterek, “Anayasa Mahkemesi’ne güvenmediklerini söylüyorlar. 17 üyesi olan AYM’nin 13’ü AKP iktidarında atandı. Başkan Haşim Kılıç’da emekli oluyor. Cumhurbaşkanı yerine atama yapacak. Kendi atadıklarına niye güvenmiyorlar? Erdoğan 2013’te AYM’yi övüyor ve “özgürlükleri koruyan AYM var” diyor. Şimdi neden korkuyorsunuz? Bizim iktidarımızda sayın Koray Aydın, “ben suçlu değilim. Aklanmak istiyorum” dedi. Yargılandı, AYM’de 11-0 beraat etti. Sizler kimden korkuyorsunuz? Bir insan suç işlemişse korkar. Demek ki suçlusunuz. Bundan kaçıyorlar. Ancak milletimiz müsterih olsun. MHP olarak biz bu işin peşini bırakmayacağız. MHP süreci çok yakından takip ediyor. 701 sayfalık muhalefet şerhi yazdık biz” diye konuştu.
Bu bir AKP klasiği
Avukat Öztürk, dört bakanın durumu konusunda, “Zafer Çağlayan saati satın aldığına dair belgesini ortaya koydu. Bu belge vardı da neden zamanında ortaya koymadınız? Bir sürü yalan söylendi. Neden tapeler imha ediliyor? Çünkü hepsi gerçek. Adli Tıp montaj olmadığını belgeledi ve söyledi. Bütün bunlara bakınca, kamu vicdanı rahat değil. Kendi vicdanları da aslında rahat değil. Konya vekili “suçlu olsalar bile bende şüphe olmayacak” diyor. Böyle bir şey olabilir mi? Bu bir AKP klasiğidir. Üstelik bu bakanlar hakkında açılmış dava bile yok. Takipsizlik kararı verildi. Kaldı ki, takipsizlik kararını savcı verdi. Savcının böyle bir yetkisi yok. Bunu mahkemeler verir. Bu mahkemenin yetkisindedir. Esas itibariyle AKP’nin bu olayı sulandırmak istediğini görüyoruz. Darbe deniyor. Darbe iradesi varsa bu AKP’nin hırsızlık darbesidir. Erdoğan Bayraktar, talimatı dönemin başbakanından aldığını söylemedi mi? Çıkın yargılanın. Niye çark ettiniz, o zaman niye istifa etiniz? Masumdunuz madem, neden göreve geri dönmediniz? Bütün yaşananlar gerçek dışıdır. Kamu vicdanı bunu kabul etmez. Buna kılıf bulamıyorlar “paralel darbe” diyorlar. Aslında bu, AKP’nin hukuka darbesidir” dedi.
AKP iki şey yapıyor
Öztürk, hukukta yaşanan gelişmeler konusunda, “Hukuk düzeni, siyaset görüşünün ve ideolojilerin üzerinde olur ve öyle hazırlanır. Bugün HSYK yapısı değiştirildi. Danıştay üye sayısı çoğaltıldı. Makul şüpheli yasası çıkarıldı. Bunları neden yapıyorlar? Kamu ihtiyacı için mi? Saltanat ve yolsuzluklarını devam ettirmek için, kendilerini kurtarmak için yapıyorlar bunu. Son yıllarda Meclis ve AKP iki şey yapıyor. Biri açılım süreci adını verdiklerini çalışmanın hukuki alt yapısını oluşturmak. Diğeri de 17/25 Aralık sürecindeki yolsuzluk ve hırsızlıkları ortaya çıkaranları tasfiye etmek. Bunların adını da süsleyerek, Reform Pakedi diyorlar, Demokratikleşme Pakedi diyorlar. Milli ve üniter yapıyı bozmaya çalışıyorlar. PKK’yı legal hale getirmek istiyorlar. İç güvenlik Pakedi mesela… Bugün Cizre yanıyor. Cizre’deki olayların durması için Kandil’den medet umuyorlar. MHP iktidarda olsaydı bütün bunlar yaşanamazdı” diye konuştu.
Milletimizden yetki istiyoruz
Öztürk, bir soru üzerine Ak Saray’ın maliyeti konusunda da açıklama yaparak, “Kaçak sarayın maliyeti 5 milyar TL. 1150’den fazla odası olduğunu Cumhurbaşkanı söyledi. Kamuda bütçe yüzde 8 artıyor, kaçak sarayın bütçesi yüzde 97 artıyor. 1200 asgari ücretlinin 1 aylık masrafını kaçak saray 1 günde harcıyor. 6 aylık ısınma gideri 10 milyon lira. Emekliye, memura, işçiye verdikleri zam ortada. Verilen zamlarla kaçak sarayın masrafını açıklamak mümkün mü? Önümüzde bir genel seçim var. Milletimiz bunları iyi düşünsün. Kendi bütçesini mi, bunların israf bütçesini mi oylayacak? MHP olarak bir parti beyannamesi hazırlıyoruz. Yüzlerce akademisyen ve bilim adamı çalışıyor. Halkımızdan 7 Haziran’da yetki istiyoruz. Yeter artık bu yaşananlar. Bunun için sahadayız, çalışıyoruz ve milletimize gelişmeleri anlatıyoruz” dedi.