Yazılı bir basın açıklaması yapan Eğitim Sen Kırıkkale Şube Başkanı Yüksel Doğan, eğitim emekçilerinin bazı konularda ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirtti.
Düşük ücret
Eğitim emekçilerinin sorunlarına ilişkin yazılı bir basın açıklaması yapan Kırıkkale Eğitim Sen Şube Başkanı Yüksel Doğan, bilgiler verdi. Doğan, “2008-2009 eğitim öğretim yılının başından bu yana gerek ülkemizde, gerekse eğitim işkolunda yaşananlar, eğitim emekçilerinin önümüzdeki dönemde ekonomik, sosyal ve özlük konularda ciddi sorunlarla karşı karşıya kalacağını göstermektedir. Yüz binlerce eğitim ve bilim emekçisi, peş peşe gelen zamlar sonrasında ekonomik olarak ciddi bir darboğaza girmiştir. Hükümetin 2009 yılı için belirlediği %4 + %4,5 oranlarındaki zamlar şimdiden buharlaşmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı, uzun süredir benimsemiş olduğu sözleşmeli öğretmen istihdamı politikası ile eğitimin niteliğinin daha da kötüleşmesinin önünü açmaktadır. 2003 yılından bu yana benimsenen sözleşmeli öğretmenlik uygulaması, öğretmenlerin iş güvencesinden yoksun, düşük ücretlerle çalıştırılması anlamına gelmektedir.
İş güvencesi
Eğitimin vazgeçilmez unsuru öğretmendir ve eğitimin niteliği, öğretmenin niteliği ile doğru orantılıdır. 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nda öğretmenlik mesleğinin niteliği, düzenlilik ve süreklilik gerektirdiği açıkça belirtilmektedir. Buna rağmen bakanlığın sözleşmeli öğretmen istihdamında ısrarcı olması anlaşılır değildir. Sözleşmeli öğretmenlerin mevcut hakları ve çalışma koşulları ile öğrencilerimize yeterince faydalı olmaları mümkün değildir. Bütün öğretmenlerin kadrolu ve iş güvencesine sahip olarak çalıştırılması sadece öğretmenlerin iş güvencesi açısından değil, aynı zamanda eğitimin niteliği açısından da zorunludur. Eğitimde sözleşmeli ve güvencesiz çalıştırma uygulamalarına başından bu yana karşı olan Eğitim Sen, tek amacı eğitim emekçileri arasındaki dayanışmayı yok ederek, onları birbiriyle rekabete zorlayan tüm güvencesiz istihdam biçimlerine son verilmesini, herkesin kadrolu ve iş güvencesine sahip olarak çalıştırılmasını savunmaktadır.
Açıkça gösteriyor
Eğitimin ve eğitim emekçilerin yaşadıkları sorunlar çözüm bekliyorken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın özellikle Eğitim Sen üye ve yöneticilerine yönelik hukuksuz uygulamaları sürmektedir. Eğitim Sen üyelerine yönelik baskılar, soruşturma ve sürgünler durmaksızın devam etmektedir. Çok sayıda üye ve yöneticimiz yürüttüğü sendikal faaliyetlerden dolayı ya soruşturma geçirmiş ya da sürgün edilmiştir. Eğitim Sen üyeleri üzerindeki baskılar sadece idari soruşturmalarla sınırlı kalmamakta, dönem dönem siyasi baskılarla da karşı karşıya kalınmaktadır. Gerek 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasasında ve gerekse iç hukuk hükmünde olan İLO Sözleşmelerinde sendika temsilcilerine sendikal faaliyetleri için gerekli kolaylıklar sağlanacağı belirtildiği halde, özellikle Eğitim Sen üye ve yöneticilerine yönelik baskılar Milli Eğitim Bakanlığına egemen olan zihniyeti ve AKP hükümetinin “demokrasi”den ve “hukuk devleti”nden ne anladığını açıkça göstermektedir” dedi.
