Şike soruşturması ülke gündeminde ilk sırada yer almakta. Soruşturma kapsamında birçok yönetici ve sporcu gözaltına alındı. Şike soruşturması devam ederken spor adına bir dönem damgasını vuran eski Milli Hakemlerden Ali Uluyol’a sorduk.
SUÇSUZLUKLARINA İNANMAK İSTİYORU
Gökkaya; Sayın Hocam son günlerde ülkemizin güncel konusu şike hakkında konuşacağız sizle. Hocam Şike nedir?
Uluyol; Teşekkür ederim. Şike’nin kelime anlamı sportif anlamda bir müsabakanın neticesini değiştirmek için maddi veya manevi çıkar karşılığı varılan anlaşmadır. Mecazi anlamı ise bir çıkar karşılığı uzlaşarak iş yapma aldatmadır.
Gökkaya; Türkiye’yi sarsan son şike olayları ile ilgili görüşleriniz nelerdir?
Uluyol; Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) seçildikten sonra bir anda bu olayla karşı karşıya geldi. İşleri çok zor. Bende her futbolsever gibi olayları televizyon ekranlarından ve gazetelerden izliyorum. Emniyet mensupları geniş kapsamlı bir çalışma neticesinde kişilere isnat edilen suçlar ispat edilmedikçe ve yargıda bu konuda kararını vermediği sürece masumane ruhuna uygun olarak suçsuzluklarına inanmak istiyorum.
Gökkaya; Türk Futboluna büyük hizmetleri olan takımlar ile Türkiye Futbol Federasyonu nasıl bir karar alabilir?
Uluyol; Bende sizler gibi olayları kamuoyundan izliyorum. 2011 yılı Nisan ayında çıkan futbolda şiddet yasası ile bu olaylara neşter vuruldu. Kanun çok açık bu olaylara adı karıştığı tespit edilen takımlar bir alt kümeye düşürülür. Dolayısı ile TFF’nun işi çok zor. Allah onlara yardım etsin. Kamuoyunun vicdanını rahatlatacak bir karar almalarını ümit ediyorum.
Gökkaya; Hocam bu kanundan sonra her şey daha farklı olmaya başladı. Kanun eksik yada çok mu ağır şartlar ifade ediyor?
Uluyol; Maalesef bu kanun yeterince tartışılmadan kamuoyunda TBMM’den geçti. Ancak bu kanun ile birlikte daha önce suç olmayan birçok olay bu kanun ile suç olmaya başladı. İşte Bursaspor’a verilen 5 maçlık ceza ve Emniyet takibine takılan konuşmalar, deliller olayı çok farklı bir boyuta getirdi. Bu olay Türk futbolunda bir milat olacaktır. Olayın Türk futbol ailesine çok daha iyi farklı yerlere getireceği kanaatindeyim.
Gökkaya; Sizce kamuoyundaki bu bilgi kirliliği var mı? Buna ne demeli?
Uluyol; Maalesef bu her büyük olayda Türkiye’de oluyor ne doğru ne yanlış kimse bilemiyor ve bu bilgiler kimler tarafından sızdırılıyor doğrusu merak konusudur bence de. Ama çok yanlış buluyorum bu bilgi kirliliğini, adı geçen kişilerin avukatlarında olmayan bilgiler çarşaf çarşaf gazete manşetlerinde, ülkemiz bu konuda çok kötü bir sınav veriyor. Savcılık ve emniyet bu bilgi kirliliğini önlemelidir. Adı bu olayda geçen kişilerin olayla ilgisi olmayan bir çok
özel konuşmaların manşetten verilmesini de etik bulmuyorum.
Gökkaya; Sayın hocam hakemlerin bu olaylarda en azından şu ana kadar isimlerinin olmamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Uluyol; Eski bir hakem olarak bu olaylarda hakemlerin olmaması beni ziyadesi ile mutlu ediyor. Ümit ederim bundan sonraki dalgalar dada hakemler olmaz ve bu olayda hakem ailesi yara almadan aslanlar gibi görevlerine devam eder.
Gökkaya; Yeni MHK Başkanı Yusuf NAMOĞLU hakkındaki görüşleriniz nedir?
Uluyol; TFFGHG ilk Genel Başkanı kurucular kurucusu ve şu aşamada hakemlerin hepsi üzerinde inanılmaz bir güven oluşturan Sayın NAMOĞLU’nun hakem ailesini barıştıracak tek isim olarak görmekteyim. Hakemlerimizde hem Türkiye’de hem de Avrupa da hakemlerimize güven vererek başarılı olacağına inancım
tamdır.
Gökkaya; Hocam siz Kırıkkalelisiniz ERGÜN TEKİN’in TFF yönetim kurulunda görev almasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Uluyol; Sayın ERGÜN TEKİN’in Kırıkkalespor ailesinin TFF yönetimine gönderdiği ilk isimdir. Kırıkkale şehrinin bu olaydan büyük bir gurur duyması gerekir. Bende
TEKİN’e üstün başarılar diliyorum.
