Kırıkkale Ziraat Odası Başkanı Orhan Öztürk, bağ budamalarında işi ehline bırakılması neticesinde, daha fazla verim alınacağını söyledi.
ÖNEMLİ BİR KONU
Kırıkkale Ziraat Odası Başkanı Orhan Öztürk, "Budama; gelişmeyi doğrudan etkileyen ve asmanın çubuk, sürgün, salkım, yaprak gibi kısımlarının kesilmesi veya koparılması işlemidir. Hastalık ve zararlılar ile don, dolu gibi farklı meteorolojik olayların etkisiyle kuruyan, zarar gören kısımların çıkarılması, asmanın gelişmesini doğrudan etkilemediğinden budama kapsamında değerlendirilmez. Budama, asmanın gelişmesine göre bırakılacak çubuklardaki göz sayılarıyla beraber oluşan sürgünlerin sayı ve yerlerini ilgilendirirken, terbiye sistemleri asmaya verilen şekil, gövde, kol ve çubukların yönlendirilmesiyle ilgilidir. Terbiye şekli budama ile oluşturulur ve oluşturulan bu şekil zamanla korunabilir veya değiştirilebilin” dedi.
BUDAMA TEKNİĞİ
Öztürk, "Asma sert budanması (fazla sayı ve miktarda çubuk kesme) gereken kültür bitkilerinden birisidir. Bazı meyve türlerinde hiç budama yapılmadan veya çok hafif yapılarak kök, gövde, yaprak ve ürün arasında denge kurulabilirse de bazılarında dengenin sağlanıp korunabilmesi için her yıl düzenli olarak budanması gerekmektedir. Kış budaması esnasında asmanın yıllık gelişme gücünün, diğer bir ifadeyle yıl içinde oluşturduğu çubuk miktarının yaklaşık %85-95‘inin kesilmesi gerekmektedir” DEDİ.
DENGELİ YAPILMALI
Öztürk, "Asmaya uygun şekil verilip korunması, Asma üzerindeki ürün çubuklarının dengeli bir şekilde dağıtılması, Asmanın uzun yıllar kapasitesiyle orantılı ürün oluşturmasının sağlanması, Toprak işleme, sulama, ilaçlama, hasat vb. kültürel işlemlerin kolaylaştırılması, Salkım seyreltme işçiliği maliyetinin azaltılması gibi amaçlarla yapılmalıdır. Budamalar Kış Budamaları, Yaz Budamaları olmak üzere iki bölümde incelenebilir. Budama zamanı, yaprak dökümünden sonra asmaların toprak üstü organlarından köklerine karbonhidrat taşınmadığından yaprakların dökülmesi ile uyanma arasındaki dönemde çubuklardaki toplam karbonhidrat (şeker-nişasta) seviyesi değişmemektedir. Kış ortasına kadar nişasta şekere dönüşürken daha sonra şeker tekrar nişastaya dönmekte olup şekerin de asmalarda soğuğa dayanımı arttırdığı değişik kaynaklarda ifade edilmektedir. İlkbaharın sürme dönemi başlangıcında çubuklardaki nişasta ve şeker oranları sonbahardaki seviyesine ulaşmaktadır” açıklamasında bulundu.
ÖZEL KOŞULLARA BAĞLI
Öztürk, "Bundan dolayı budama, prensipte yaprak dökümünden gözlerin uyanıp sürmesine kadar olan zaman diliminde yapılmalıdır. Gerektiğinde hava ve toprak şartları ile üreticilerin iş yoğunluğu gibi özel koşullara bağlı olarak budama zamanı belirlenmelidir. Asmalar erken budandığı zaman erken, geç budandığında ise geç uyandığından ilkbahar donlarının zarar verdiği yörelerde budama zamanının önemi büyük olup böyle yörelerde budamanın geç yapılması asmaları ilkbahar donlarından koruyabilmektedir. Havaların serin gittiği ve uç gözlerde oluşan sürgün boylarının 3-5 cm’i bulduğunda yapılacak budama dip gözlerin uyanmasını 7-10 gün geciktirebilmektedir. Kışı ılıman geçen bazı yörelerde aralama budaması işgücünün dengeli yayılabilmesi amacıyla yapılabilmektedir” dedi.