Allah izin verirse göreve geldiğimde daha büyük, daha gelişmiş, daha huzurlu, yeşil, müreffeh, sorunsuz bir altyapısı olan, sularının şırıl şırıl aktığı, insanlarının yaşamaktan zevk aldığı bir Kırıkkale inşa etmek en büyük amacım.
Kırıkkale sizi çok iyi biliyor ama yine de önce sizi tanıyarak başlayalım isterseniz?
Bahattin Akyön – Kırıkkale’de doğdum. Kırıkkale’de büyüdüm. İlk ve orta öğrenimimi Kırıkkale’de tamamladım. İmam Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra İstanbul’da hafızlık eğitimi aldım, Kırıkkale ve Sakarya’da Spor Meslek Yüksek Okulu’nu bitirerek yüksek tahsilimi tamamladım. Eğitim, kültür ve spora çocukluğumdan beri hep ilgim oldu. Ayrıca aktif olarak performans gerektiren bir spor olan bisiklet sporuyla uğraştım. Gençliğin önemini; sosyal, sportif ve kültürel etkinliklerin ülkemize katacağı değerleri bilerek bu alanda hep faaliyette oldum. Çok sayıda proje hazırlayarak ülkemizde uygulanmasını sağladım. Bunları yaparken ülkeme faydalı olmayı hep kendime görev addettim. Bu projelerle çeşitli uluslararası ödüller aldım.
-Okul hayatının ardından?
BA- İlk olarak siyasi tecrübelerimi de şekillendiren çalışmalarım 1970’li yıllarda MSP Gençlik kollarında bir sevdalı olarak başladı. Kırıkkale Belediye Meclisi üyeliğimden sonra yurtdışında görev aldım. Döndükten sonra Ankara Büyükşehir Belediyesi Eğitim Kültür Daire Başkanlığında danışman olarak görev yaptım. Bu süre zarfında Ankara’daki, ilmi, siyasi ve kültürel çalışmalarıma devam ettim. TBMM’de ise AK Parti Milletvekili Danışmanı olarak ağabeyim, büyüğüm merhum Murat Yılmazer’in yanında çalıştım. Bu süre zarfında Türkiye Bisiklet Federasyonu’nda ‘Asbaşkanlık’ vazifesini üstlendim. 2005 yılında Ankara’nın en büyük ilçelerinden Yenimahalle Belediyesi’nde göreve başladım. Önce Özel Kalem Müdürlüğü sonra Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü ile Eğitim Kültür Müdürlüklerini yürüttüm. Daha sonra Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünde Daire Başkanlığı yaptım. Daha sonra da Sayın Cumhurbaşkanımızın, bakanlarımız ve genel müdürümüzün takdirleriyle, Türkiye için çok önemli bir görev olan Suudi Arabistan Cidde Basın Ataşeliğine atandım.
“DİLEĞİMİZ ÖNCE ALLAH’IN SONRA MİLLETİMİZİN TAKDİRİNİ KAZANMAK OLDU”
-Uzun bir süre diplomat olarak Cidde Basın Ataşeliği görevini sürdürdünüz. Bu nasıl bir süreçti?
BA –Bu görev önemliydi diyorum çünkü orada sadece Suudi Arabistan değil, tüm Arap ve Körfez bölgesi ülkeleri ile ilgili çalışmalar yapmak gerekiyordu. Allah utandırmadı yoğun emeklerimiz takdir gördü. Çok şükür. Orada kurduğumuz güzel ilişkiler meyvelerini veriyor. Çalışma arkadaşlarımızla birlikte Arap dünyası ve Türkiye arasında ilişkilere katkılarımız nedeniyle hem Arap ülkeleri hem uluslararası kuruluşlar hem de Türkiye’den büyüklerimiz tarafından hamdolsun ödüllerle taltif edildik. Biz böyle yetiştirildik, böyle öğrendik. İnsanımıza faydalı hizmetlerde bulunmak, onlara güzellikler sunabilmek, üretebilmek için bütün gayretimiz. Dileğimiz önce Allah’ın sonra milletimizin takdirini kazanmak oldu hep. Burada elbette halkı tanımak, bilmek, onlardan biri olmak da önemli. Yurt içinden ve yurt dışından gelen vatandaşlarımızı Mekke, Medine ve Cidde’de ziyaret ederek bilgilendirmelerde bulundum. Devletimizin onların her zaman, her yerde yanlarında olduğunu göstermeye gayret ettim. Bu dönem Allah bizi utandırmadı oldukça verimli ve yararlı bir dönemdi. Allah izin verdiği müddetçe hep bu uğurda mücadele edeceğiz, cennet vatanımız Türkiye’miz için cansiparane çalışacağız inşallah.
-Bu yoğun diplomatik çalışmalarınız sırasında kitap yayınlattınız. Hatta üçüncü kitabınız yayınlanma aşamasında. Yazarlık serüveni nasıl başladı?
BA- Bir yandan resmi görevlerimi yürütüyor, oraya gelen vatandaşlarımıza her konuda yardım etmeye çalıyordum. Kalan zamanımı bu sevdaya kitaba ayırıyordum. Kutsal Topraklarda görmeyi, bulmayı, şahit olmayı başardığım yerleri insanların da bilmesini istedim. Çok şükür kitaplar ilgi görüyor. Kutsal Topraklar serisi olarak iki kitap yayınladım. Üçüncü kitap da çok yakında piyasaya çıkacak inşallah. Bu çaba da insanlara faydalı olmak hissiyatımızın ve dinimize duyduğumuz hayranlığın neticesi olarak şekillendi.
“BİR İLK OLSUN İSTEDİK. KIRIKKALE’MİZE YARAŞIR BİR ESER OLSUN İSTEDİK.”
-Kırıkkale’ye çok önemli bir eser kazandırdınız. Kırıkkale İslami Değerler Külliyesi, Siyer-i Nebi ve Mushaf-ı Şerif Müzeleri fikri nasıl ortaya çıktı ve Anadolu’nun en büyük külliyesini inşa etmeyi nasıl başardınız?
BA- Allah nasip etti, Kutsal Topraklara görevli olarak gittim Diğer görevlerimizin yanında hacılarımıza, özellikle Kırıkkaleli hemşerilerimize yardımcı olmaya çalıştım. Mahşer provasının yapıldığı Arafat’ta insanların Allah Cellecelalühü’nün davetine rağbet ettiklerini görünce Rabbim Arafat’ta aklıma düşürdü. Dua ettim, Kırıkkale’ye bir mescit yaptırabilmek için. Rabbim Kâbe’nin bir şubesinin yapımını bizlere nasip etti. Her zaman tüm gücümüzle yanında olmaktan gurur duyduğumuz Cumhurbaşkanımızın “Türkiye Yüzyılı” vizyonuna biz de bu proje ile destek vermek istedik. Onun hedefine uygun bir eseri, İslami Değerler Külliyesi’ni Kırıkkale’mize kazandırmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Yapım aşaması zorlu bir süreçti. Ama millete hayır ve hizmet için her türlü zorlukla mücadele ederiz. Bu konuda eline taşın altına koyanlarla birlikte dernek kurduk ve çok çalıştık, çok emek verdik. Bir ilk olsun istedik, Kırıkkale’mize yaraşır bir eser olsun istedik. Müzesiyle, camisiyle, kütüphanesiyle bütün diğer imkanlarıyla komple bir eser. Mimarisinden, işlevselliğine uhrevi atmosferinden çevre düzenlemesine kadar gecemizi gündüzümüze kattık. Allah mahcup etmedi, çok şükür. Çok beğenildi, takdir topladı.
-Road Race Kırıkkale Uluslararası Bisiklet Turu gibi büyük ve önemli bir organizasyonu Kırıkkale’mizde gerçekleştirdiniz. Kırıkkale’de ilk kez böyle bir organizasyon yapıldı. Bunu nasıl başardınız?
BA- Gençlik yıllarımdan beri sporla çok alakalıyım. Bu vesileyle yıllarca pek çok dalıyla ilgili çalışmalarım oldu. Neticesinde spor camiasıyla iç içeyim. Yurda döndükten sonra bana Türkiye Bisiklet Federasyonunda görev almamı istediler. Bunun üzerine ülkemizin bisiklet sporunun daha ileri gitmesi için Federasyon Başkanımızla birlikte yoğun çalışmalar yürüttük. Elbette bir Kırıkkaleli olarak böyle büyük bir organizasyonu memleketimde yapmak istedim. Bu çok önemli bir aşamadır şehrimiz için bundan sonra bu tür organizasyonların yapılması için bir başlangıç, önemli bir adımdır. Ki inşallah daha nice şampiyonalara nice dev organizasyonlara ev sahipliği yapacak Kırıkkale. Aynı zamanda bunların büyük getirileri olacak Kırıkkale halkına.
DÖRT KEZ “YILIN BÜROKRATI ÖDÜLÜ” VE “YILIN PROJE ADAMI” ÖDÜLÜ
-Sizin için ‘proje insanı’ diyorlar. Bu söz nereden çıktı?
BA – Görev aldığım her yerde halka ve Hakka hizmet için çalıştım. Çok yönlü bakabilmeye, hızlı, doğru neticeler almaya, perspektifi olan faydalı hizmetlerde bulunmaya çalıştım. İlginç projeler ürettim. Öyle olunca da bu deyim ortaya çıktı. Mesela, bugün hemen her yerde yapılan İstiklal Marşı’nın 10 kıtasını en güzel okuma yarışması vardır. Onun mucidi olduk elhamdülillah.
Gençler için eğitim kampları, tatiller ve eğitim materyallerine dağıtımına ve şehircilik çalışmaları kapsamında sosyal, kültürel ve sanatsal birçok faaliyete öncülük ettim.
Bu ve benzeri çalışmalarım nedeniyle dört kez “Yılın Bürokratı Ödülü”ne ve “Yılın Proje Adamı” ödülüne layık görüldüm. Allah layık görenlerden razı olsun.
-Kırıkkale özeline dönersek, kendinizi hep ‘Kırıkkaleli’ olarak tanıtıyorsunuz.
BA-Elbette! Ben Kırıkkaleliyim. Nereye gidersem gideyim bu gerçek değişmez. Devletimiz beni dünyanın öbür ucuna da gönderebilir. Vazifeden kaçmayız. Ancak benim evim burada. İkametgâhım Kırıkkale’de. Doğup büyüdüğüm, değerlerini öğrendiğim, özlediğim, beni ben yapan yer Kırıkkale. Ben Kırıkkale’nin bir evladı olmaktan mutluyum ve çok gururluyum. Hemşehrilerim bilir görev yaptığım her kurumda düzenlediğim her projeye Kırıkkale’mizi dahil ettim ya da Kırıkkale’de yapılan faaliyetler tertip ettim. Suudi Arabistan’ın önemli şehirlerinden Cidde’de Kırıkkale günleri organize ettim. Ortadoğu’nun en büyük dergisi olan Alem Erracul Dergisi’nde Kırıkkale’yi tanıtıcı Arapça makaleler yazdım. Ortadoğu Business Dergisi’nde dört ayrı dilde çıkan yazılarla Kırıkkale’nin turizmine destek sağladım. Kırıkkale’den, Türkiye’den hatta Avrupa’dan umre ve hac vazifesi için gelen vatandaşlarımıza hain darbe teşebbüsü ve hükümetimizin gücü konusunda bilgilendirme çalışmaları yaptım.
KIRIKKALE BİR DÜNYA ŞEHRİ OLMALI DİYORUM.
-Mart 2024 Yerel Seçimlerinde Ak Parti’den Kırıkkale Belediye Başkan Aday Adayı oldunuz. Peki Kırıkkale’yi nasıl buluyorsunuz? Sizce durum nasıl, neler yapılabilir?
BA- Kırıkkale bir cevher ve bu cevherin tam olarak farkına varamamışız gibi geliyor. Eğer Allah izin verir de göreve gelirsem daha büyük, daha gelişmiş, daha huzurlu, yeşil, müreffeh, sorunsuz bir altyapısı olan, sularının şırıl şırıl aktığı, insanlarının yaşamaktan zevk aldığı bir Kırıkkale inşa etmek en büyük amacım. Bu amaçla yola çıktım. Benim bir hayalim var: Kırıkkale bir yandan daha yeşil bir yandan daha sosyal bir yandan daha büyük bir şehir olacak. Benim Kırıkkaleli hemşerilerim, emmim, dayım evden çıktığında toplu taşımayla şehrin bir ucundan öteki ucuna sorunsuz gidebilecek, büyük parklarda dinlenirken, cıvıl cıvıl eğlence parklarında gençler zaman geçirecek, Ankara’da, Amsterdam’da, Londra’da ya da Cidde’de ne varsa burada da olacak. Büyük ve insanların yaşamaktan zevk aldığı, mutlu olduğu, gurur duyduğu bir şehir. Zaten bunların olması için Kırıkkale’nin pek çok avantajı var. Pırıl pırıl bir gençliğimiz, sakin ve huzurlu bir şehrimiz var. Çok zengin bir insan profilimiz var, ortaya çıkarabileceğimiz çok sayıda güzelliğimiz var. Bunların etkin kullanımı ile Kırıkkale’nin çok daha ileri götürüleceğine inanıyorum. İnanmaktan öte bunu görebiliyorum. Neden Kırıkkale bir dünya şehri olmasın, demiyorum. Kırıkkale bir dünya şehri olmalı, diyorum. Bunu hak ediyor diyorum.
DEV VE PRESTİJ PROJELERİMİZ HAZIR
-Kırıkkale için ne tür hazırlıklarınız çalışmalarınız var?
BA-Dev ve Prestij Projelerimizi hazırladık ekibimizle birlikte. Çok detaylı nokta atışı projelerimiz var. Sorunların farkındayız ve bu sorunları gidermek için çözümlerimiz hazır inşallah. Her kesimin faydalanacağı spordan eğitime, sağlıktan sosyal hizmetlere, kadınlara, çocuklara, gençlere, emeklilere, esnafa hepsinin ayrı ayrı hayatına dokunacak projeler bunlar. Kırıkkale’nin çehresini değiştireceğiz. 24 saat kesintisiz belediyecilik hizmeti vereceğiz. Bu konuda iddialıyız inşallah. Görev aldığımız her işte durmadan çalışarak güzel işlere imza attık. Kırıkkale’de daha güzel işler yapacağız. Kırıkkale’nin sahip olduğu potansiyeli kullanmaya ihtiyacı var. Yağ var, un var, şeker var. Helva da var ama bu helvanın daha fazla olması ve herkese ulaşması lazım. Yani Kırıkkale’miz öyle bir hale gelmeli ki şehrimiz büyür ve gelişirken, insanımız da bundan nasibini almalı. İşsiz gencimiz, sahipsiz yaşlımız, engellimiz kalmamalı. Kadınlarımız aktif olarak çalışma ve sosyal hayatın içinde olmalı, onlara da kulak verilmeli. Kırıkkale büyürken, halkımız da zenginleşmeli. Bunun için imkân var. Kırıkkale sadece Kırıkkale’den ibaret değil. Türkiye’nin kalbi burasıdır. Doğuya, batıya, kuzeye, güneye gidenin yolu buradan geçer. Gelecekte daha yeşil, daha güzel, daha büyük, daha zengin bir Kırıkkale olacak. Dünya ölçeğinde bir şehir olacak inşallah. Bunu biliyor ve inanıyorum. İstenirse gayet güzel başarılır. Herkes gücü ve imkânı ölçüsünde bu şehre hizmet etti. Hepsine teşekkür ediyorum. Görevim icabı çeşitli ülkelerde bulundum, memleketine güzellikleri kazandırmak isteyen bir sevdalı olarak oralarda gözlemler, incelemeler yaptım, bizim de böyle şehirlere sahip olabileceğimize kesinlikle inanıyorum. Yeter ki istensin ve çalışılsın.
-Bütün projelerinize ve adaylığınıza Kırıkkaleli nasıl bakıyor sizce?
BA- Gerek sivil toplum örgütleri gerek tek tek vatandaşlardan çok güzel tepkiler alıyoruz. Çok şükür bizi biliyorlar yaptıklarımızın farkındalar. Her kesimden vatandaşımız ile bir araya geliyor, fikirlerini alıyorum. Düşüncelerini dinliyorum. Sorunlarını dinliyorum. Bunu seçim dolayısıyla yapmıyorum. Yıllardır bir Kırıkkaleli olarak hemşehrilerimin yanındayım. O nedenle sorunların hepsinin farkındayım. Onlara çözümlerimizden bahsediyorum. Çok memnun oluyorlar. Onlardan biri olduğumuzu dertlerine ortak olduğumuzu biliyorlar. Basınımız, sivil toplum örgütlerimiz, muhtarlarımız, yaşlılarımız, kadınlarımız, gençlerimiz, öğrencilerimiz hepsi bir araya gelecek ve büyük Kırıkkale’yi ortaya çıkaracaktır. Bunun için hepimiz gerekiyorsa elimizi taşın altına koyacağız. Bize düşen görevlerle Kırıkkale’mizin emrinde ve halkımızın, hemşehrilerimizin hizmetindeyiz. Sevgi ile, saygı ile, hoşgörü ve kardeşlik ile, muhabbet ve ülke sevdası ile, milli ve manevi değerlere sahip çıkan yaratılanı yaratandan dolayı seven anlayışımız ile Kırıkkale sevdamız ile büyük işler başaracağız inşallah, Allah’ın izni ile…
Gün Büyük Kırıkkale için birlik olma günü. Cumhurbaşkanımızın Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde onun ferasetiyle, bilgisiyle, deneyimiyle çıktığımız bu yolda “Türkiye Yüzyılı”na yaraşır bir belediyecilik için durmadan çalışacağız. “Kırıkkale Yüzyılı”nı inşa edeceğiz. Tüm halkımıza selam ve saygılar sunuyorum.