Duyarlı öğrenciler
Kırıkkale Üniversitesi´nin değişik bölümlerinde okuyan Çerkes öğrenciler ile aileler Büyük Çerkes sürgününün 152. Yıldönümü olan 21 Mayıs 2016 günü Yahşihan Yenişehir´de bir araya gelerek bir anma programı düzenledi.
BİNLERCE İNSAN HAYATINI KAYBETTİ
Önce; Adigey Cumhuriyeti, Abhazya, Çeçenistan ve Osetya Bayraklarıyla Yenişehir sokaklarında bisiklet turu yapan gençler; kamelyaların önünde toplanarak basın bildirilerini okudular. Akordeon eşliğinde Çerkesce ağıtlar söyleyen gençler, etkinliğin sonunda önümüzdeki yıl daha kapsamlı bir etkinlik yapma kararında olduklarını da dile getirdiler. Öğrenciler adına basın açıklamasını okuyan Mert Avcı ?21 Mayıs 1864 Dünyanın bugüne kadar görmüş olduğu en büyük soykırım ve sürgünün sembol tarihidir. Dolayısıyla bugün burada 152. yılını anıyoruz. Çerkes´ler herhangi bir ciddi dış yardım almaksızın işgalci güçlere karşı inatla direndi. Çarlık orduları sistemli olarak Çerkes köylerini yaktı. Çerkes kabileleri ve köyleri birbiri ardına yerlerinden koparıldı veya kitlesel olarak yok edildi. Rusya´nın hükümdarlığını kabul etmeyenler Osmanlı topraklarına sürgün edilmek için deniz kıyısına gönderildi. Çerkes´lerin önemli bir kısmı dağlara ve ormanlara doğru çekildi, fakat binlerce insan soğuk, hastalık ve açlıktan hayatını kaybetti? ifadesini kullandı..
EN ACIMASIZ SÜRGÜN VE SOYKIRIMDIR
Avcı ?Eşitsizler arasında yüz yıllarca devam eden bu savaşı, 1864 21 Mayıs ta Bugünkü adıyla Soçi´de Kbada vadisinde gerçekleşen son çarpışmada Çerkes´ler kaybetti. Rus orduları komutanı batı Kafkasya´nın işgalinin tamamlandığını Kafkas Savaşının sona erdiğini resmi geçiş törenleriyle ilan etti. İşte bu nedenle 21 Mayıs Çerkes Soykırımı ve Sürgününün sembolü olarak kabul edilmektedir. Ülkelerinin işgal edilmesinden sonra Çerkes´ler yabancı topraklara kitlesel olarak sürgün edildi. 1,5 milyondan fazla insan yani nüfusunun %90 ı anayurdundan koparıldı. Nüfusun üçte biri sürgün yollarında ve yeni yerleşim yerlerinde hastalık ve açlıktan hayatını kaybetti. Ayakta kalabilenler farklı ülkelere darmadağınık yerleştirildi. Çerkes´lerin bu trajedisini tanımlamak için hangi kelimeyi kullanırsak kullanalım Çerkeslerin kısa bir sürede, korkunç koşullar altında anayurtlarından sürgün edildikleri ve Çerkesyanın yerli halklarından koparıldığı herkes tarafından kabul edilen tarihsel bir gerçektir. Tekrar altını çizmek isterim ki bu, insanlık tarihinin gördüğü en acımasız sürgün ve soykırımdır?.
SÜRGÜN RESMEN TANINMALI
?Bu insanlık dışı soykırım ve sürgünü yaşamış olan biz Çerkesler diyoruz ki; Dönemin Çarlık Rusyasının devamı olan Rusya Federasyonu, Sistemli bir şekilde yapılan bu soykırım ve sürgünü resmen tanımalı ve tarihsel haksızlıkların telafisi için ilk adımı atarak özür dilemelidir. Anavatanlarından zorla koparılan Çerkeslerin çifte vatandaşlık ve geri dönüş haklarının önündeki engeller kaldırılarak gerekli yasal düzenlemeleri yapmalıdır. Çerkesler günümüzde, anavatanlarında anadillerini seçmeli ders olarak okumak mecburiyetinde bırakılmışlardır. Rusya Federasyonu tarafından kasıtlı olarak yapılan bu kültür kıyımına biran önce son verilmelidir. Çerkes dili ve kültürü asimilasyona karşı korunmalıdır. Abhazya ve Güney Osetya´nın bağımsızlığı tanınmalı ve mevcut engeller kaldırılarak Abhazya´ya doğrudan ulaşım sağlanmalıdır. Kimlik ve kültürel haklar devlet tarafından güvence altına alınmalıdır. Bu noktadan hareketle, Çerkes dili ve kültürel birikimlerinin/değerlerinin, korunabilmesi, ve gelecek nesillere aktarılabilmesi için gerekli bilimsel çalışmalar yapılmalı ve ilgili kurumlarca bütçelerin ayrılması sağlanmalıdır. Anadilimizde yayın yapan televizyon ve radyo devlet desteği ile biran önce hayata geçirilmelidir. Yeryüzünde yaşayan hiçbir halkın, Çerkeslerin yaşadığı bu büyük Soykırım ve Sürgünü yaşamamasını diliyor ve tüm soykırım ve sürgünleri lanetliyoruz? dedi.