Kimlerin ne
yapmak istediği
ortaya çıktı!
Doktor Çakıcı´yı doğruladı
Edirne F Tipi Cezaevi´nde DHKP-C´li Latif Mollamehmetoğlu´nun yaralanması olayıyla ilgili olarak mahkemeye çıkan Alattin Çakıcı için cezaevi doktoru Levent Üçüncü tanık olarak dinlendi. Dr. Üçüncü yaşanan hadiseleri, şahit olduğu gelişmeleri, Çakıcı´nın evraklarının, raporlarının kaybolmasını, ayrıca tedavisinin yarıda kesilmesinin nedenini anlattı.
DOKTORDAN AÇIKLAMALAR
Doktor Levent Üçüncü mahkemedeki ifadesinde hem yaşananları anlattı ve hem de kendisinin şahit olduğu diğer bazı gelişmeler konusunda şu bilgileri verdi: ?Ben Edirne F Tipi Cezaevinde haftada iki yarım gün revirde görevliyim. Mahkumları muayene ediyorum. Sanığı (Alattin Çakıcı) cezaevine geldikten sonra doktoru olmam nedeniyle tanıdım. Kendisinin çok sayıda hastalığı mevcut olup, dört klasör raporu bulunmaktadır. Sık sık koğuşuna gidip kendisini muayene ediyorum. Birkaç kez tedavisi ve muayenesi için hastanelere sevkini yaptım. Sanık cezaevine geldikten sonra başka bir mahkum ile arasında kavga olayı oluşmuş. Ben bu olayı görmedim. Sadece bir infaz koruma memurunun alnında 3-4 cm uzunluğunda yara izi gördüm. Olay esnasında meydana gelmiş. Yaralanan diğer mahkum Latif´in yarasını görmedim.
BASKI İLE ÖYLE KONUŞMUŞ
Aykut isimli aynı revirde çalışan sağlık memurumuz bu olaydan sonra cezaevi ikinci müdürü Mehmet Koçak´ın kendisine ?Ben Alattin Bey´e Latif´i vücudunun ön tarafından 8-10 cm yaraladığını söyledim. Sen de sorarsa benim gibi söyle? dediğini, kendisinin de bunun üzerine Alattin Bey´e Latif´i kendisinin diktiğini ve 7 gün pansuman ettiğini söylediğini, ancak bunun doğru olmadığını, Mehmet Koçak´ın baskısı ile böyle konuştuğunu söyledi. Ben daha sonra cezaevinde başka kişilerden Aykut´un başının dertte olduğunu öğrenince, bir gün muayenesi için sanığın odasına gittiğimde Aykut´un mesleğinin tehlikede olduğunu, üzerinde baskı olduğunu duyduğumu söyleyerek yardımcı olmasını istedim. Sanık Alattin Bey bana, ?Madem savcıdan öyle bir baskı var, görevden almak ile tehdit ediyorlar. Adam ekmeğinden olmasın,g ötürün başka bir savcıya ifade versin? dedi. Ben de aynı gün bunu Aykut´a söyledim.
RAPORLAR VE EVRAKLAR EKSİK ÇIKTI!
Aykut´u alarak akşam 21:00 sularında Adliyeye getirdim. Nöbetçi savcı ile görüştürecektim. Ancak savcı Adliyeye gelmedi. Ertesi sabah gelmemizi söylediler. Ben evime gittim. Aykut´un gidip gitmediğini bilmiyorum. Ayrıca ben sandığın tıbbi dosyalarının tamamının kaybolduğunu görünce nerede olduğunu sordum. Zira tedavisini düzenlememiz gerekiyordu. Dosyalarının tamamının Ankara´ya gönderildiğini söylediler. Uzunca bir süre dosyalar gelmedi. Dosyaların fotokopileri de cezaevinde bırakılmamıştı. Normalde dosya bir yere gidecekse, fotokopisi revirde bırakılır, ancak sanık için böyle bir uygulama yapılmamıştı. Raporlar uzunca bir s üre ortada görünmediler. Daha sonra tekrar revire konuldular. Bu süre içerisinde nerede olduklarını bilmiyorum. Ancak incelediğimde bazı önemli raporların ve evrakların eksik olduğunu gördüm. Şu an hangi evraklar olduğunu hatırlamıyorum. Ancak önemli evraklar olduğu için aklımda kalmışlardı.
NEDEN HASTANEDE YAIRILMADI?
Yine sanığın beli çok ağrıdığı için fizik tedavi görmesi için üniversiteye sevk ettim. Fizik tedavinin daha uzun sürmesi gerekiyordu, ayrıca 21 gün tedavi görmesi gerektiği yazdığı halde sadece 3-4 gün kaldıktan sonra taburcu edilmiş. Ben bu süre içerisinde hastanede görevli doktorların gerekli tedaviyi yapmadıklarını, sanık ile yeteri kadar ilgilenmediklerini öğrendim. Daha sonra sanık gerçekten hasta olduğu için yardımcı olmak amacıyla bölüm başkanı olan hocamı yanına gittim. Kendisine neden bu şekilde olduğunu sorduğumda bana, ?Savcılıktan evrak geldi. 5 ana bilim dalı başkanından imza aldılar. Bu yazı karşısında hastayı yatırmam çok zor? dedi. Ben yazıyı görmedim. İçeriğini de tam olarak bilmiyorum.
TUTANAK OLAYINA AÇIKLAMA
Ayrıca Aykut´un beyanı ile ilgili olarak bir gün yine ben avukat görüşme odasında sanığın ilaçları ile ilgili olarak kendisine bilgi veriyordum. Bu esnada cezaevi ikinci müdürleri Mehmet B:ey ve Uğurlu Pak geldiler. Konu kavgadan açıldı. Konuyu Alattin Bey açtı. Aykut´un söylediği sözleri söyleyerek ?Aykut, Latif´i ben diktim diyor. Sen ne diyorsun?? diye sorduğunda ikinci müdür Mehmet Bey, ?Evet doğru söylüyor. Ancak Latif Mollamehmetoğlu ?Öldürseniz de beni Alattin Çakıcı yaraladı demem? diye söyledi. Alattin Bey ?O zaman bu sözü tutanağa geçirmediniz ve savcı da sorarsa bu şekilde konuşacak mısınız?? diye sordu. O da ?Tabii ki söyleyeceğim, ben erkek adamım? dedi. Ve tutanak tutmayı unuttuklarını, sonra da Latif´in ifade vermek istemediğini, bu nedenle tutanağı tutmak istemediklerini söyledi. Ben Aykut´tan cezaevi savcısı Cevat Bey´in kendisine baskı yaptığını duymadım? dedi.
İKİ TANIK DAHA GELECEK
Doktorun bu ifadelerinin ardından Alattin Çakıcı´ya ifadeler konusunda soru soruldu ve Çakıcı, ?Tanık doğruyu söylemektedir. Kendisine teşekkür ediyorum? dedi. Çakıcı, duruşmanın sonunda ?Tanığımız Şerzan Sümer´i gelecek celsede mutlaka hazır edeceğiz. Dinlenmesini ısrarla talep ediyoruz. Ayrıca başka bir tanığımız daha vardır. Onu da duruşmada hazır edeceğiz? dedi. Hakim duruşmayı 14 Haziran tarihine erteledi.
