AÇIKLAMA YAPTILAR
Kırıkkale Barosu Kadın Hakları Komisyonu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında yayımladığı mesajda, kadın hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına yönelik şiddetle mücadelenin önemini bir kez daha vurguladı. Komisyon, kadınların hak, özgürlük, eşitlik ve emek mücadelesinin tarihinin, insan hakları mücadelesinin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. Mesajda, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin en can yakıcı sonucunun kadına karşı şiddet olduğu ifade edilerek, bu şiddetin, cinsiyetçi toplumsal yapılar ve cezasızlık politikalarıyla derinleştiği ifade edildi. "Kadınlara, kadın oldukları için yöneltilen şiddet, savunmasız bırakılan kadınları ve onları koruyamayan sistemin sonuçlarını doğuruyor" denildi.
KADIN ÖLÜMLERİ
2024 yılı, kadın hakları açısından karanlık bir yıl olarak nitelendirildi. Komisyon, 394 kadın cinayetinin ve 258 şüpheli kadın ölümünün yaşandığını, verilerin tutulmaya başlandığı günden bu yana en yüksek kayıpların 2024 yılında gerçekleştiğini belirtti. Bu veriler, ülkenin kadına yönelik şiddetle mücadelesinde daha fazla adım atılması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.
EŞİTLİKÇİ POLİTİKA
Kırıkkale Barosu Kadın Hakları Komisyonu, Türkiye'deki Aile Mahkemelerinde arabuluculuk ve uzlaştırma gibi alternatif çözüm yöntemlerinin kabul edilmesinin, kadınların haklarını daha da zayıflatacağı uyarısında bulundu. Ayrıca, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin ve 6284 sayılı yasanın etkin bir şekilde uygulanmamasının, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirdiği ve kadına yönelik ayrımcılığın artmasına neden olduğu ifade edildi. Komisyon, kadının onurlu, özgür ve güvenli bir yaşam hakkının korunması için toplumun her alanında eşitlikçi politikaların geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Eğitimden istihdama, yönetime kadar her alanda kadının eşit bir şekilde yer alması gerektiği ifade edilerek, insan haklarına dayalı, demokratik ve laik bir sosyal hukuk devletinin gerekliliği tekrar dile getirildi.
MÜCADELE SÜRECEK
Mesajda, devletin her kademesindeki yetkililere kadın-erkek eşitsizliğini besleyen girişimlerin durdurulması, medeni hakların kullanımındaki engellerin kaldırılması ve Anayasa'ya uygun, uluslararası sözleşmelere dayalı politikaların üretilmesi çağrısı yapıldı. Son olarak, Kırıkkale Barosu Kadın Hakları Komisyonu, Cumhuriyet devrimleriyle kazanılan kadın haklarının geriye götürülmesine yönelik her türlü girişimin karşısında duracaklarını belirterek, kadına yönelik ayrımcılığın ortadan kaldırılması için mücadeleye devam edeceklerini vurguladı. Atatürk devrimlerine ve laik Cumhuriyet'e olan bağlılıkları bir kez daha kamuoyuna duyuruldu.
