İşte bir azim öyküsü!
Retina yırtılması sonucu 25 yaşında iki gözünü kaybeden 52 yaşındaki Bekir Akdeniz, karanlık dünyasını yaşama azmiyle aydınlatıyor.
HAYATINI ANLATIYOR
Babasını bir yaşındayken kaybeden, 13-14 yaşlarında hayallerinin peşine düşerek Malatya´nın Erdemli köyünden İstanbul´a giden Akdeniz, bir ihracat firmasında çalışırken 25 yaşında gözlerinden rahatsızlandı. Türkiye ve Almanya´da bir dizi ameliyata rağmen iki gözünü de kaybeden Akdeniz´in dünyası karanlığa gömüldü. Rehabilitasyon döneminin ardından eşinden ayrılan Akdeniz, 2010´da Kırıkkale´ye gelerek "hayatımın anlamı" dediği, tavukkarası hastalığı sonucu görme yetisinin yüzde 90´ını kaybeden ikinci eşiyle yeni bir yuva kurdu. İkinci evliliğinden 4 yaşında bir oğlu olan Akdeniz, yerel gazetelerde görme engellilerin karşılaştığı sorunlarla ilgili köşe yazıları yazıyor, radyo programcılığı yapıyor. Akdeniz, Kırıkkale Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından başlatılan "Görmem İçin Sen Varsın Projesi" kapsamında kentteki bütün okulları gezerek öğrencilere, engellilere nasıl davranmaları gerektiğini konularında seminer veriyor.
?ZOR GÜNLERG EÇİRDİM?
Akdeniz, yaptığı açıklamada, yeni evlendiği dönemde bir anda gözlerini kaybettiğini belirterek, "Her şeyi görüyorken bir anda karanlığa gömülüyorsun. Bu süreçte ailen, arkadaşların ve dostların çok önemli. Bir anda buhrana girebiliyoruz." dedi. Sıkıntılı dönemde eşiyle ayrıldıklarını dile getiren Akdeniz, "Çok zor günlerim geçti. İki yavrumu görememenin yanında, kokusundan da bir anda uzak kaldım. Büyük kızım şu anda 26, oğlum ise 15 yaşında. İstanbul´da anneleriyle yaşıyorlar. Koskoca şehirde valizimle tek başıma kaldım." diye konuştu. Akdeniz, 2010´da bir yakının vasıtasıyla şimdiki eşiyle tanışarak evlendiğini ve ikinci evliliğinden dünyaya gelen ve şu anda 4 yaşında olan çocuklarının, elleri, ayakları, gören gözleri olduğunu belirtti. "Gidemezsin, yapamazsın" gibi söylemlerin engellileri çok yorduğunu vurgulayan Akdeniz, herkesten engellilere daha fazla destek olmalarını beklediklerini ifade etti.
HAYATI FİLME ÇEKİLDİ
Akdeniz, hayatının Fransız bir yönetmen tarafından "empati" adında kısa filme çekildiğini, Antalya film festivalinde ve yurt dışında gösterilen filmin büyük beğeni topladığını dile getirdi. Günlük ihtiyaçlarını yapabildiğini aktaran Akdeniz, şunları anlattı: "Sabah namazına kalkarım. Namazımı kıldıktan sonra tezgah üzerinde bulaşık falan varsa yıkarım. Çayı koyar, kahvaltılıkları çıkartırım. Bakkaldan sıcak ekmek alırım. Gelir eşimi ve çocuğumu kaldırır, kahvaltımı yaparım. Öğlene camiye gider namazımı kıldıktan sonra arkadaşlarla çay ocağında sohbet eder, akşam da ekmek alır, otobüse biner, evin yolunu tutarım. Bir günüm böyle geçiyor. Etrafımızda bir sürü insan var, bunlar bakar kör. ´İnsanı ateş yakmaz kendi gafleti yakar. Herkeste kusur görür fakat kendisine kör bakar´ diyor şair. Herkes bir şekilde bakar ama gerçekleri göremez."