RADYO YAYININA KATILDI
Vali Tekbıyıkoğlu “Geçmişteki göçebe genlerimizin bize intikaliyle çok hızlı organize olabiliyoruz. Milletimiz de çok hızlı organize oluyor, devlette milletten beslendiği için devletimiz de çok hızlı organize oluyor. Yaşanan felakete milletimiz çok büyük destek verdi” diye konuştu. 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan deprem sonrasında depremin merkez üssüne İçişleri Bakanlığı tarafından görevlendirilen Kırıkkale Valisi Bülent Tekbıyıkoğlu, TRT Ankara Radyosu Spikeri Haluk Ertem’in sorularını yanıtlayarak “Asrın Felaketi” olarak nitelendirilen depremin yaşandığı günden bu güne geçen süreçte yapılan faaliyetler hakkında bilgiler verdi. Spiker Ertem’in depremin yaşandığı ilk gün hakkında yapılan çalışmalar hakkında sorularını cevaplayan Vali Tekbıyıkoğlu, daha öncede afet operasyonlarında görev aldığını ve bu tecrübe ile operasyonlar gerçekleştirildiğinin altını çizdi.
AÇIKLAMALARDA BULUNDU
Vali Tekbıyıkoğlu, “Daha önceki yaptığım vazifeler münasebetiyle bir çok afetin içerisinde bulundum. Afetin belli bir operasyonunu yönetme sorumluluğum vardı. Memleketin hemen hemen her tarafında kaymakamlıklar yaptım. Bakanlıklar bünyesinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın ana hizmet birimi olan Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü görevini 3 sene yapmış bulunmaktayım. Bu süre içerisinde Elazığ depremi, İzmir depremi, büyük yangın felaketleri ile beraberinde Arhavi ve Güneysu’da ki sel felaketleri ve hemen akabinde Kastamonu, Sinop ve Bartın illerindeki sel felaketlerinde görev yaptım. Bir nevi destek mensubiyeti içerisinde de afet idarecileri olarak biliniyoruz. Afetlerde aşağı yukarı hangi idarecinin görev alacağı belli. Çünkü afet yönetimi bir bilgi birikimi işi. Yani önünüze problemler gelmeden önce sizin önünüze gelebilecek problemleri hesap etmeniz gerekiyor. Nelerle karşılaşacağınızı önceden planlamanız lazım. Bu sayede işler çok daha hızlı ilerler” diye konuştu.
SORUMLULUK VERİLDİ
Pazarcık ilçesine ulaştıklarında ciddi bir felaket ile karşı karşıya olunduğunu aktaran Vali Tekbıyıkoğlu, ilçeye ulaşımda da yollarda depremin oluşturduğu hasarlar ile karşılaştıklarının altını çizdi. Vali Tekbıyıkoğlu, “Pazarcık ilçesi; 6 Şubattaki ilk depremin ana merkez üssü. 7.7 şiddetle 4.17’de bu ilçe merkezli coğrafyamız sallanmaya başladı. Biz deprem haberini alır almaz, görev emri beklemeden bir hazırlığın içerisine girdik. Kendi bavulumuzu hazırlamaya başladık. Bu coğrafyaya doğru gelirken görev yerimizin neresi olduğunu bilmiyorduk. Ciddi bir felaketle karşı karşıya kalacağımızı biliyorduk. Belediye başkanımız ile beraber yola çıktık ve ekiplerimize talimatları verdim. İl Özel İdaresi, makine parkımız, operatörlerimize, aklımıza gelen ne varsa talimat olarak verdik. Yolun üçte birini geçmiştik ki bize Pazarcık merkez üssünün sorumluğunun verildiği iletildi. Fakat o gün hemen hemen herşey karşımızdaydı. Büyük bir tipi, kar yağışları.
MERKEZ KURULDU
İki güzergah vardı; kısa olan Göksün üzerinden, Pınarbaşı üzerinden ilçeye intikaldi. Mevsim şartlarını çok kötü görünce, otoban üzerinden çok daha hızlı gidebileceğimizi düşündük. Ama Osmaniye’deki çevre yolu üzerindeki tünellerin çökebileceğini hesap edemedik. Orada bir takılmamız oldu. Öğlen saat 14.30 civarlarında ilçeye intikal edebildik. İnsanlar felaketin şokundaydı. Hizmet sağlayacak olan kamu görevlileri, aileler ile beraber kendileri de afete maruz kaldılar. Kaymakamlarımız dâhil, buradaki birim amirleri, kamu kurum kuruluşlarının temsilcileri de afetzedeydi. Bunların da bir kısmı bu elim felakette vefat etti. Emniyetimiz çöktü, şehit polislerimiz vardı. İlçe Jandarma Komutanlığımızın bulunduğu binada tek katlı bir eklenti yapı vardı bunun içerisine hemen koordinasyon merkezi olarak belirledik” ifadesini kullandı.
KURTARMA EKİBİ ÖNCE GELDİ
TRT spikerinin bölgede ilk olarak neler yapıldığı sorusu üzerine açıklamalarda bulunan Vali Tekbıyıkoğlu, “Afet yönetiminin aslında bir safahatı vardır. Afetlerde ilk yapılması gereken olaylardan bir tanesi arama kurtarma operasyonlarımız. En kıymetli olanımız, insanımız. Bu insanlarımızı bir an önce enkazın altından canlı olarak çıkarmak gerekiyordu. Beraberinde de cenazelerimizi kaldırmamız gerekiyordu. Yoldayken bütün kamu kurum kuruluşlarında, özel şahıslarda ve networkümüzdeki bütün iş makinalarını buraya yönlendirmeye başlamıştım. Burada birkaç tane arama kurtarma ekibi benden önce gelmişti.
KURTARMA ORGANİZESİ
Sivas, çok hızlı bir şekilde arama kurtarma birliğini buraya göndermişti. Jandarmamız ve Anda’nın arama kurtarma ekiplerinin önemli bir kısmı buradaydı. Bu ekipleri, makineler ve Mehmetçiklerimizin desteğiyle zenginleştirme operasyonu yaptık. Jandarmamızın terörle mücadelede kullandığı ekipmanların çok faydasını gördük. Lazerle içerde canlının veya cenazenin, yani içerde ne varsa onu gösterebilen cihazlardı. Bunlardan çok istifade ettik. Elimizdeki insan varlığını ve makine varlığını 18 ayrı gruba böldük. Bu sırada da il özel idaremiz ve belediyemizin de imkanları ulaşmıştı. Belediyemizin ve il özel idaremizin bu konuda uzmanlıkları da vardı. Onun da burada çok faydasını gördük. Hızlıca arama kurtarma olayını organize ettik” şeklinde konuştu.
BÜYÜK KAYIPLAR VAR
Depremin yaşandığı ilk günde, zor hava koşullarında köylere ulaşımın nasıl gerçekleştiğine dair soruları cevaplayan Vali Tekbıyıkoğlu, “6 Şubat’ta araçlarımızla ulaşabildiğimiz bütün köylere ulaştık. Ama karın 1 metrenin üzerinde olduğu köyler vardı. Zor şartlarda gerçekleşen kurtarma operasyonlarımız sosyal medyaya da yansıdı. Bu köylerde helikopter indirebilecek alanlar da yoktu. Helikopterin tek tekerliği yeryüzüne temas ettirmek münasebetiyle doktorlarımız ve jandarmamız indiler oraya ve ilk müdahalelerini yaptılar. Tedavisi için sevki gereken hastalarımızı oradan aldık. Köylere gittiğimiz zaman gıda, hijyen, giyim ve ısınmayla ilgili malzemeleri oraya bıraktık. Felaketin ardından hastaneye gittim. İnsanların büyük kayıpları var.
CENAZELER TESLİM EDİLDİ
Cenaze defin işlemleri insanlarımız için çok kıymetli. Hastaneye gittiğim zaman çok kötü bir manzara vardı. Hastanenin kendisi kullanılmaz haldeydi. Ölülerimizi yıkayacak morg kullanılamaz haldeydi. İletişim, elektrik, su, kefen, tahta yoktu. Tam bir kaostu. Cansız bedenleri yıkayacak olan gassallarımızdan bazıları da depremde vefat etmişti. Daha önce çalıştığımız yerlerden Bitlis’ten Bingöl’den vali arkadaşlarımıza ulaşarak bayan gassallarımızı buraya getirdik. Beraberinde bir yere kuyu suyu çektik. Kuyu suyuna çekmek için hidrofora elektriğini verdik. Cenazeleri dini vecibelerine göre yıkayıp aynı gün 70 cenazeyi teslim ettik” ifadesini kullandı.
MORALİMİZ YÜKSELİYOR
Malzeme depolarından yapılan yardım ve çadır dağıtımlarıyla ilgili açıklamada bulunan Vali Tekbıyıkoğlu, “Afetin 3. Günü itibariyle ulaşamadığımız ilçemize bağlı ulaşmadığımız köy kalmadı. 100’ün üzerinde TIR’ı depoya almadan sadece bir köyümüze yönlendirdik. Yardımları, kendi iş makinelerimizle yolları yapa yapa ve karları aça aça ulaştırdık. Köy nüfuslarımızda çok ciddi bir artış oldu. Bin kişilik köy zaman içerisinde 2 bin kişiye ve 3 bin kişiye çıktı. Yaklaşık 3 katı kadar artış oldu. Şehirden kaçanlar, zeminini daha sağlam gördükleri köy evlerine döndü. Biz sürekli bir sevkiyat halindeyiz. Bu coğrafyada çok önemli bir nüfus dışarı çıktı ama yaklaşık 14 bin çadır teslim etmişiz. Muhtarlarımız ihtiyacımız karşılandı diyor. Ama yeni gelenler oluyor ve tekrar geri çadır sevkiyatımız oluyor. Gıda hijyen açısından hiçbir problemimiz yok. Her gün muhtarlarımız aranarak arkadaşlarımızın hepsi her gün ring yapıyorlar. Şehrimiz normalleşmeye başladı. Esnaflarımız sağlam binalarında bulunan dükkanlarını açmaya başladı. Hizmet sektöründe 310 tane esnafımız tekrar geri faaliyete girdi. Bu da bizi sevindiriyor. Hayatın normale dönmesine ilişkin en kuvvetli emarelerinden bir tanesi esnaflarımızın faaliyete girmesi. Bu vesile ile ilçenin ve bizimde moralimiz yükseliyor” dedi.
BUNUN HAKKINI VERDİK
Devletin milletten aldığı güç ile tüm kademelerinin çok hızlı bir şekilde koordine olduğunun altını çizen Vali Tekbıyıkoğlu, “Dünya yeryüzünün gördüğü en büyük felaketlerden bir tanesini yaşadı. Bizim milletimizin ve devletimizin bir özelliği var. Geçmişteki göçebe genlerimizin bize intikaliyle çok hızlı organize olabiliyoruz. Milletimiz de çok hızlı organize oluyor, devlette milletten beslendiği için devletimiz de çok hızlı organize oluyor. Yaşanan felakete milletimiz çok büyük destek verdi. Türk milleti hepsi bunun hakkını sonuna kadar verdi. Eğer bir başkasının acısını hissedebiliyorsak, Hatay ve Kahramanmaraş’taki acıyı; Trabzon’ daki, Ağrı’daki, Edirne’deki vatandaşımız hissedebiliyorsa biz milletiz. Biz bunun hakkını verdik diye düşünüyorum.
HIZLI TEŞKİLATLANDIK
Millet olarak çok başarılı bir sınav verdik. Biz Arhavi’deyken Almanya’da bir felaket olmuştu ve Arhavi kadar bir yer sel altında kalmıştı. Biz hızlı bir şekilde teşkilatlanmayla beraber o bölgeyi tekrar ayağa kaldırmıştık. Bu özelliğimiz çok kıymetli. Buradaki her şey hızlı bir şekilde tamamlanacak inşallah. Devletimize güvensinler. 14 tane çadır kent kurduk. Çocuk dostu alanlardan, eğitim alanlarına kadar bir çok vatandaşımızın ihtiyacı olan her hizmeti kendilerine sunmaya çalışıyoruz. Yaklaşık 4 tane konteyner alanı, büyük konteyner kent planımız var. En fazla canın yandığı köylerden başlıyorum ben. Şuan Büyüknacar’da ilk konteyner kentimizi tamamladık” dedi.