İYİ Parti Kırıkkale Kadın Politikaları Başkanı Betül Eroğlu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü münasebetiyle parti binasında basın açıklamasında bulundu. Basın açıklamasına İl Başkanı Bülent Altınışık, İYİ Parti Merkez İlçe Başkanı Yavuz Kuzucu ve partililer katıldı.
AÇIKLAMA YAPILDI
Eroğlu yaptığı açıklamasında "Dünya Emekçi Kadınlar Günü olan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kadınlarımızın hemen her gün karşılaştıkları sıkıntıları, sorunları, şiddeti, engellemeleri ve ayrımcılığı yüksek bir sesle dile getirmek için vesile olmasından dolayı önemlidir. Maalesef kadınlar olarak en önemli hak olan yaşam hakkı için dahi çok büyük mücadeleler veriyoruz. Kendilerinde kadını öldürmeyi hak gören bir zihniyet ile hala bu yüzyılda dahi mücadele ediyoruz. En büyük arzumuz ve çabamız aile, iş, sosyal ve siyasal yaşantımızda eşit hakların bizlere lütuf olarak sunulması değil, hak olarak sağlanmasıdır. Kırıkkale’de maalesef son üç yılda dört kadın cinayeti işlenmiştir. Anamız, kız kardeşimiz kızımız, eşimiz, sevdiğimiz olan kadın fiziki gücü olmadığı için insanlıktan çıkmış erkekler tarafından katledilmektedir. Bu vahşete insan olarak, Kırıkkaleliler olarak daha duyarlı olmak zorundayız.
ÖZGÜRLÜKLERİNE KAVUŞSUNLAR
Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener, "Mutlu, güçlü ve zengin bir Türkiye kadınlarla mümkün. Bu yolda yılmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceğim. Söz veriyorum" cümlesi ile ifade ettiği gibi Kadınlar olarak aile içinde, toplumda ve iş hayatında hak ettiğimiz şartlara ancak İYİ Parti iktidarında kavuşacağız. Genel Başkanı kadın olan bir hareketin cesur mensupları olarak kadınlarımızın siyaset’te de hak ettikleri yerlerde olmasını sağlamalıyız. Bir kadın hareketi olan ve kadına en yüksek değeri veren İYİ Parti olarak; emeğin, bereketin ve üretimin simgesi olan kadınlarımızın, ekonomik özgürlüğe kavuşmalarını da savunuyoruz.
İNSAN OLMAK DEMEKTİR
Türk tarihinde kadınlarımız Tomris Hatun’dan Nene Hatun’a, Meral Akşener Hanımefendiye kadar ülkesinin bağımsızlığı, kalkınması için her alanda mücadele vermiştir. “Dünyada her şey kadının eseridir” diyen Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk 1934 yılında pek çok Avrupa ülkesinden önce kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkı kazandırmıştır. Kadın Haklarının korunmasında önemli bir yeri olan İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması için mücadele içinde olmamız gerekmektedir. Çünkü “İstanbul Sözleşmesi yaşatır.” gerçeğinden hareketle kadın için atılan her adıma sahip çıkmalıyız. Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Hanımefendiler; Tarih bize şunu gösterdi ki; Doğu Türkistan'da Türk olmak özellikle kadın olmak dünyanın en bahtsız, insanı olmak demektir.
FEDAKAR TÜRK KADINLARI
Özellikle son yıllarda kendi ata yurtlarında açık hapishane hayatı yaşamakta olan Doğu Türkistan kadını, dini, milli ve özellikle ahlaki haklarının neredeyse tamamından mahrum edilmiştir. Doğu Türkistan’da kadın, başörtüsü kısıtlamasından sonra camii ’ye girememekte, aşağılanmaktadır. Evlenmemiş 16-25 yaş arası Uygur kızlar Çin’in iç bölgelerine sürülmekte, Uygur kızı ailesinin elinden zorla alınarak fabrika ve tarlalarda işçi olarak çalışmaktadırlar. Sözde “Kardeş aile projesi” aslında asimilasyon politikası gereği “Her eve bir Çinli erkek” uygulamasıyla her eve bir Çinli erkek yerleştirilmektedir. Doğu Türkistanlı kadın istediği zaman anne olamamakta, zorunlu kürtajla çocukları elinden alınmaktadır. Doğu Türkistanlı kadınlara uygulanan sistematik hak ihlallerine karşı en kutsalı can ve namus olan Müslümanlar zulme boyun eğmeyecektir. Doğuran, koruyan, kollayan, şefkat gösteren, güzellikler meydana getiren fedakâr Türk kadınlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyoruz” dedi.
