Parti disiplin ve politikasına uymadıkları gerekçesi ile nurlarda uyuyası onursal genel başkan Erdal
İnönü’nün isteği ile dokuz Sosyal Demokrat Halkçı parti milletvekili disipline verilmiş ve sonucunda
parti ile ilişikleri kesilmişti.
Gerekçe,
PKK’nın Almanya da düzenlediği bir toplantıya partiden yetkili kimsenin haberi ve onayı olmadan
katılmalarıydı…
Neticede,
Partiden ihraç edilen dokuzlar,
Aynı yıl içerisinde gidip, bu gün DEM olarak bildiğimiz partiye evrilecek Halkın Emek Partisini (HEP)
kurmuştu.
Ve
O gün den bu güne kadar ne SHP, nede SHP’nin devamı CHP kendini, PKK’nın ortağı,
Devamı,
Hamisi,
Bizatihi kendisi olma suçlamasından kurtaramadı yapılan,
İftira,
Yalan,
Kara propaganda yüzünden.
Halbuki;
Binbir türlü iftira ile suçlanan CHP’nin genel başkanı Bülent Ecevitti dünyayı dar eden bebek katili
Abdullah Öcalana
Ve
Onu, Afrika aslanlarının ağzından kokmuş et parçası gibi kapıp getirmişti ülkeye…
Erdal İnönü,
Murat Karayalçın,
Ve
Deniz Baykal’ın başbakan yardımcılığı ve dışişleri bakanlığı döneminde kara kışta-zemheride, dünyada
hiçbir ordunun yapmaya cesaret edemediği, aklından bile geçirmeye korktuğu hava şartların da,
Hatta,
Beş metre karın içinde askeri operasyonlar gerçekleştirmiş, yurt içini geçtim, Irak’ın göbeğinde kalan
Kandil dağını bile dar etmişti hem PKK’lılara hem de onun dış odaklı destekçilerine.
Daha dün;
Hükümet desteği ve harcaması ile bölge bölge gezdirilen “AKİL” adam projesine,
Çadır mahkemesine,
PKK’nın Suriye kolunun başkanı Salim Müslümün sarayda ağırlanmasına “elinde silah olanla barış
olmaz” diye en yüksek itiraz sesini çıkaran tek parti yine CHP’ydi.
Sol Sosyal demokratlar, sağ sosyal demokratlar, milliyetçiler, dindarlar, ortada duranlar vesaire olmak
üzere Kemal Kılıçdaroğlu altı partiden oluşan bir ittifak kurmuştu.
Yedinci ortağı DEM dediler, Demleniyor dediler, talimatı İmralıdan-Kandilden
Hatta
Pensilvanyadan geliyor dediler,
Çakma video,
Montaj resim,
Yalan haber yaptılar
Ve
Bunu diyen ve yapanlar bu gün bebek katili, cani, gözünü kan bürümüş alçak Apoyu barış elçisi yapıp
mecliste konuşmasının önünü açtılar!!!!!!
Aynı adamlar Kırk yıldır suçluyordu CHP’lileri.
Kırk yıldır her şehit cenazesinde CHP binası taşlanıyor,
Her şehit cenazesinde gönderilen CHP çelengi paramparça ediliyordu.
Ezan susmaz,
Bayrak inmez,
Şehitler ölmez deniliyordu.
Bebek katili yanına aldığı katliamcılarla birlikte İmralıdan Diyarbakıra-Kandile-Hakkariye seslendi
“silah bırakın” diye, onlar karşılık verdi “önderimizin çağrısı üzerine ateş kes ilan ediyoruz” diye…
Elbette kan akmasın,
Barış olsun,
İnsanımız misakı-milli sınırları içinde Afgan ve Suriyelilerin olmadığı bir Türkiyede rahat rahat dolaşsın
isterim…
Ancak,
Benim merakım,
Geçmiş kırk yılın hesabı ne olacak?
Ülkeyi kuran CHP ve onun her biri ülkesi için her şeyini feda edecek üyelerine atılan iftira için özür
dilenmeyecek mi?
Bu memlekete yıllarca bakanlık, başbakanlık yapmış bir adamın söylevi üzerinden konuşmak gerekirse
yetki yerel yönetimlere devredilir, anayasada Türklük kavramı değiştirilir, vatandaşlık tanımı başka
başka şekilde tarif edilirse bayrak inmiş olmuyor mu?
Ezan susmasa bile,
Şehitler ölmüş olmuyor mu?
Ben sadece bunu merak ediyorum!..